Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 23. Bâb—Bir Topluluğun Evinin İçine, Onların İzni Olmaksızın Yukarıdan Bakan Kimse

2439. Bize Muhammed b. Yûsuf rivâyet edip dedi ki; bize el-Evzaî, ez-Zühri'den, O da Sehl b. Sa'd es-Sâidî'den (naklen) rivâyet etti ki, O O'na (yani Sehl, ez-Zühri'ye) haber vermiş ki, bir adam bir delikten Hazret-i Peygamber'in (sallallahü aleyhi ve sellem) odasının içine bakmış. O esnada Resûlüllah'ın (sallallahü aleyhi ve sellem) yanında, kendisiyle başını hilâllemekte olduğu bir kaşgı varmış. Derken Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) O'nu görmüş de şöyle buyurmuş: "Şayet bilseydim ki sen bana bakıyorsun, şunu gözüne sokardım!" Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle de buyurmuş: "İzin (isteme esası) sadece bakmadan dolayı konulmuştur!"

2440. Bize Ubeydullah b. Mûsa, İbn Ebî Zi'b'den, (O) ez-Zühri'den, (O da) Sehl b. Sa'd'dan (naklen) haber verdi ki, O şöyle dedi: Bir ara Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), yanında kendisiyle başını kaşımakta olduğu bir kaşgı varken bir odadaymış. Bir adam yukardan O'na bakmış. Bunun üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuş: "Şayet bilseydim ki, sen bana bakıyorsun, kalkar şunu gözüne dürterdim! İzin (isteme esası) sadece bakmadan dolayı konulmuştur!"

٢٣- باب مَنِ اطَّلَعَ فِى دَارِ قَوْمٍ بِغَيْرِ إِذْنِهِمْ

٢٤٣٩ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يُوسُفَ حَدَّثَنَا الأَوْزَاعِىُّ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ سَهْلِ بْنِ سَعْدٍ السَّاعِدِىِّ أَخْبَرَهُ : أَنَّ رَجُلاً اطَّلَعَ مِنْ جُحْرٍ فِى حُجْرَةِ النَّبِىِّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- وَمَعَ رَسُولِ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- مِدْرًى يُخَلِّلُ بِهَا رَأْسَهُ ، فَرَآهُ رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- فَقَالَ :( لَوْ أَعْلَمُ أَنَّكَ تَنْظُرُنِى لَطَعَنْتُ بِهَا فِى عَيْنِكَ ). وَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- :( إِنَّمَا جُعِلَ الإِذْنُ مِنْ أَجْلِ النَّظَرِ ).

٢٤٤٠ - أَخْبَرَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ مُوسَى عَنِ ابْنِ أَبِى ذِئْبٍ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ سَهْلِ بْنِ سَعْدٍ قَالَ : بَيْنَمَا رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- فِى حُجْرَةٍ وَمَعَهُ مِدْرًى يَحُكُّ بِهِ رَأْسَهُ فَاطَّلَعَ إِلَيْهِ رَجُلٌ ، فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- :( لَوْ أَعْلَمُ أَنَّكَ تَنْظُرُ لَقُمْتُ حَتَّى أَطْعَنَ بِهِ عَيْنَكَ ، إِنَّمَا جُعِلَ الإِذْنُ مِنْ أَجْلِ النَّظَرِ ).


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 22. Bâb—Kasıtlı (Öldürmeye) Benzer (Öldürmede) Diyet

2438. Bize Süleyman b. Harb haber verip (dedi ki), bize Şu'be, Eyyûb'dan, (O) el-Kasım b. Rebia'dan, (O da) Abdullah b. Amr'dan (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Kasıtlıya benzer hatâen, yani kamçı ve değnekle öldürülenin diyeti (yüz devedir). Bunlardan kırkının karınlarında yavruları olacaktır!"

٢٢- باب شِبْهِ الْعَمْدِ

٢٤٣٨ - أَخْبَرَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ أَيُّوبَ عَنِ الْقَاسِمِ بْنِ رَبِيعَةَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرٍو قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- :( دِيَةُ قَتِيلِ الْخَطَإِ شِبْهِ الْعَمْدِ مَا كَانَ بِالسَّوْطِ وَالْعَصَا مِنْهَا أَرْبَعُونَ فِى بُطُونِهَا أَوْلاَدُهَا ).


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 21. Bab—Hataen (Öldürmenin) Diyeti Kime Gerekir?

2437. Bize Osman b. Ömer haber verip (dedi ki), bize Yûnus, ez-Zührî'den, (O) Saîd ibnu'l-Müseyyeb ile Ebû Seleme'den, (onlar da) Ebû Hüreyre'den (naklen) rivâyet ettiler ki; Huzeyl kabilesinden iki kadın vuruşmuşlar da biri diğerine bir taş atıp onu ve karnındaki (cenini) öldürmüş. Bunun üzerine onların (yakınları) diyet hususunda Resûlüllah'a (sallallahü aleyhi ve sellem) dâvâlaşmışlar. O da hükmetmiş ki, (ölen kadının) ceninin diyeti bir "ğurre", yani bir erkek köle veya bir kadın köledir. (Hazret-i Peygamber öldürülen kadının) diyetini ise (öldüren kadının) âkil esinin (vermesi gerektiğine hükmetmiş, (verilecek diyete de öldürülen kadının) çocukları ile onların beraberinde olanları mirasçı kılmış. O zaman Hamel ibnu'n-Nâbiğa el-Huzeli şöyle demiş: "Ne birşey içmiş, ne birşey yemiş, ne konuşmuş, ne de ses çıkarmış olmayan bir kimsenin (diyetini) nasıl öderim? Bunun gibisi heder edilir, (ondan diyet alınmaz!)" Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) de (Hamel hakkında), yaptığı secî'li konuşmadan dolayı; "Bu, ancak kâhinlerin kardeşlerindendir!" buyurmuş."

٢١- باب دِيَةِ الْخَطَإِ عَلَى مَنْ هِىَ؟

٢٤٣٧ - أَخْبَرَنَا عُثْمَانُ بْنُ عُمَرَ حَدَّثَنَا يُونُسُ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ وَأَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ : أَنَّ امْرَأَتَيْنِ مِنْ هُذَيْلٍ اقْتَتَلَتَا فَرَمَتْ إِحْدَاهُمَا الأُخْرَى بِحَجَرٍ فَقَتَلَتْهَا وَمَا فِى بَطْنِهَا ، فَاخْتَصَمُوا فِى الدِّيَةِ إِلَى النَّبِىِّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- فَقَضَى أَنَّ دِيَةَ جَنِينِهَا غُرَّةُ عَبْدٍ أَوْ وَلِيدَةٍ ، وَقَضَى بِدِيَتِهَا عَلَى عَاقِلَتِهَا وَوَرَثَتِهَا - وَرَثَتُهَا وَلَدُهَا وَمَنْ مَعَهَا - فَقَالَ حَمَلُ بْنُ النَّابِغَةِ الْهُذَلِىُّ : كَيْفَ أُغَرَّمُ مَنْ لاَ شَرِبَ وَلاَ أَكَلَ وَلاَ نَطَقَ وَلاَ اسْتَهَلَّ ، فَمِثْلُ ذَلِكَ يُطَلُّ؟ فَقَالَ النَّبِىُّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- :( إِنَّمَا هُوَ مِنْ إِخْوَانِ الْكُهَّانِ ). مِنْ أَجْلِ سَجْعِهِ الَّذِى سَجَعَ.


SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget