Hadis Kütüphanesi | مكتبة الحديث

 47. Bâb—Hazret-i Peygamberin; "Siz Ümmetlerin Sonuncususunuz!" Sözü Hakkında

2816. Bize en-Nadr b. Şumeyl haber verip (dedi ki), bize Behz b. Hakim, babasından, (O da) dedesinden (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Ben Resûlüllah'ı (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyururken işittim: "Muhakkak ki siz ümmetlerin sayısını yetmişe tamamladınız. Siz onların sonuncusu ve Allah katında en değerlilerisiniz!"

٤٧- باب فِى قَوْلِ النَّبِىِّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- :( أَنْتُمْ آخِرُ الأُمَمِ ).

٢٨١٦ - أَخْبَرَنَا النَّضْرُ بْنُ شُمَيْلٍ أَخْبَرَنَا بَهْزُ بْنُ حَكِيمٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ قَالَ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- يَقُولُ :( إِنَّكُمْ وَفَّيْتُمْ سَبْعِينَ أُمَّةً أَنْتُمْ آخِرُهَا وَأَكْرَمُهَا عَلَى اللَّهِ ).

 46. Bab—Hazret-i Peygamberin; "Ben Şu Îkîsinîn (Birbirine Yakınlığı) Gibi Kıyamete Yakın Bir Zamanda Peygamber Gönderildim!" Sözü

2815. Bize Vehb b. Cerir rivâyet edip (dedi ki), Şu'be, Ebu't-Teyyah'tan, (O) Enes'ten, (O da) Hazret-i Peygamberden (sallallahü aleyhi ve sellem) (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle buyurdu: "Ben, şu iki (parmağın) -Vehb, şehadet parmağıyla orta parmağını göstermiştir- (boy veya aralarındaki mesafe bakımından birbirine yakınlığı) gibi Kıyamet'e yakın bir zamanda Peygamber gönderildim!"

٤٦- باب فِى قَوْلِ النَّبِىِّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- :( بُعِثْتُ أَنَا وَالسَّاعْةُ كَهَاتَيْنِ ).

٢٨١٥ - أَخْبَرَنَا وَهْبُ بْنُ جَرِيرٍ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ أَبِى التَّيَّاحِ عَنْ أَنَسٍ عَنِ النَّبِىِّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- قَالَ :( بُعِثْتُ أَنَا وَالسَّاعَةُ كَهَاتَيْنِ ). وَأَشَارَ وَهْبٌ بِالسَّبَّاحَةِ وَالْوُسْطَى.

 45. Bâb—Hiçbiriniz Ölmeyi Arzu Etmesin!

2814. Bize el-Hakem b. Nafî’ rivâyet edip (dedi ki), bana Şuayb, ez-Zühri'den haber verdi ki, O şöyle demiş: Bana, Abdurrahman b. Avf’ın azadlısı Ebu Ubeyd haber verdi ki, Ebu Hüreyre şöyle demiş: Ben, Resûlüllah'ı (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyururken işittim: "Hiçbiriniz ölmeyi arzu etmesin! Eğer o iyilik eden biri ise belki iyiliğini artırır, kötülük eden biri ise belki (tevbe edip hayırlı işlere yönelerek Allah'ın) rızasını kazanmaya çalışır."

٤٥- باب :( لاَ يَتَمَنَّى أَحَدُكُمُ الْمَوْتَ ).

٢٨١٤ - أَخْبَرَنَا الْحَكَمُ بْنُ نَافِعٍ قَالَ أَخْبَرَنِى شُعَيْبٌ عَنِ الزُّهْرِىِّ قَالَ أَخْبَرَنِى أَبُو عُبَيْدٍ مَوْلَى عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَوْفٍ أَنَّ أَبَا هُرَيْرَةَ قَالَ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- يَقُولُ :( لاَ يَتَمَنَّى أَحَدُكُمُ الْمَوْتَ ، إِمَّا مُحْسِناً فَلَعَلَّهُ أَنْ يَزْدَادَ إِحْسَاناً ، وَإِمَّا مُسِيئاً فَلَعَلَّهُ أَنْ يَسْتَعْتِبَ ).