Minber Üzerinde Namaz Kılınır Mı?
45- Minber Üzerinde Namaz Kılınır Mı?
747- Ebû Hazım b. Dinar (radıyallahü anh)’dan rivâyete göre, bazı kimseler, Sehl b. Sa’d es Saidi‘nin yanına gelerek: Medine Mescidindeki Minberin hangi ağaçtan yapıldığında ihtilafa düşüp ona sordular Sehl‘de şunları anlattı:
(Vallahi ben minberin hangi ağaçtan yapıldığını biliyorum. Hatta minberin yerine ilk konduğu günü de Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in oturduğu ilk günü de biliyorum. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), bir kadına haber göndererek -Ravi Sehl’in o kadının ismini söylediğini fakat bu hadiste geçmediğini söylüyor- (Marangoz olan kölene emret insanlara konuşacağımda üzerine çıkacağım bir yer yapsın.) Bunun üzerine kadın, kölesine; Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in istediğini yapmasını emretti. Köle de ormandaki Tafra denilen ağaçtan isteneni yapıp getirdi. Kadın, bunu alıp Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e gönderdi. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in emri üzerine bu minber işte şuraya kondu. Sonra Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) minberin üzerine çıkıp namaz kıldığını gördüm. Tekbir alıp namaza durdu, yine minber üzerinde rükû’a vardı sonra geri geri inerek yere secde etti sonra tekrar minbere çıktı, namazını bitirince insanlara dönerek şöyle buyurdu:
(Ey insanlar: Benim namaz kıldığımı göresiniz ve bilesiniz ve Bana uyasınız diye böyle yaptım.) (Ebû Dâvûd, Salat: 222; Buhârî, Salat: 64)
٤٥ - باب الصَّلاَةِ عَلَى الْمِنْبَرِ
٧٤٧ - أَخْبَرَنَا قُتَيْبَةُ، قَالَ حَدَّثَنَا يَعْقُوبُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ، قَالَ حَدَّثَنِي أَبُو حَازِمِ بْنِ دِينَارٍ، أَنَّ رِجَالاً، أَتَوْا سَهْلَ بْنَ سَعْدٍ السَّاعِدِيَّ وَقَدِ امْتَرَوْا فِي الْمِنْبَرِ مِمَّ عُودُهُ فَسَأَلُوهُ عَنْ ذَلِكَ فَقَالَ وَاللَّهِ إِنِّي لأَعْرِفُ مِمَّ هُوَ وَلَقَدْ رَأَيْتُهُ أَوَّلَ يَوْمٍ وُضِعَ وَأَوَّلَ يَوْمٍ جَلَسَ عَلَيْهِ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم أَرْسَلَ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم إِلَى فُلاَنَةَ امْرَأَةٍ قَدْ سَمَّاهَا سَهْلٌ ( أَنْ مُرِي غُلاَمَكِ النَّجَّارَ أَنْ يَعْمَلَ لِي أَعْوَادًا أَجْلِسُ عَلَيْهِنَّ إِذَا كَلَّمْتُ النَّاسَ ) . فَأَمَرَتْهُ فَعَمِلَهَا مِنْ طَرْفَاءِ الْغَابَةِ ثُمَّ جَاءَ بِهَا فَأَرْسَلَتْ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم فَأَمَرَ بِهَا فَوُضِعَتْ هَا هُنَا ثُمَّ رَأَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم رَقِيَ فَصَلَّى عَلَيْهَا وَكَبَّرَ وَهُوَ عَلَيْهَا ثُمَّ رَكَعَ وَهُوَ عَلَيْهَا ثُمَّ نَزَلَ الْقَهْقَرَى فَسَجَدَ فِي أَصْلِ الْمِنْبَرِ ثُمَّ عَادَ فَلَمَّا فَرَغَ أَقْبَلَ عَلَى النَّاسِ فَقَالَ ( يَا أَيُّهَا النَّاسُ إِنَّمَا صَنَعْتُ هَذَا لِتَأْتَمُّوا بِي وَلِتَعَلَّمُوا صَلاَتِي ) .