53. Bab—Müzdelife'den Geceleyin Ayrılma (Nefr) Hususunda Kolaylık
1938. Bize Ebu Asım, İbn Cüreyc'den (O) Atâ'dan, (O da) İbn Şevval'den (naklen) haber verdi ki, O (yani İbn Şevval) O'na haber vermiş ki, Hazret-i Ümmü Habibe kendisine haber vermiş ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) O'na, (yani Hazret-i Ümmü Habibe'ye) Müzdelife'den geceleyin ayrılmasını emretmişti.
1939. Bize Ubeydullah b. Abdilmecid haber verip (dedi ki), bize Eflah rivâyet edip dedi ki, el-Kasım b. Muhammed, Hazret-i Âişe'den (naklen) şöyle rivâyet ederken işittim: (Hazret-i Âişe) demiş ki: "Şevde bint Zem'a; Resûlüllah'tan (sallallahü aleyhi ve sellem), (O'nun Müzdelife'den) ayrılmasından önce kendisinin ayrılması için izin istemişti." -El-Kasım demiştir ki, O (yani Hazret-i Şevde) "sebte" bir hanım idi. El-Kasım sözüne şöyle devam etmiştir: "Sebte", "ağır, kilolu" demektir.- "(Hazret-i Peygamber de O'na izin vermiş), O da (geceleyin Müzdelife'den) ayrılmıştı. (Hazret-i Peygamber) bizi ise beraberinde alıkoymuştu. Nihayet biz de (Müzdelife'den), O'nun ayrılmasıyla ayrılmıştık." Hazret-i Âişe (sözünün devamında) şöyle demiş: "Şimdi ben de, Sevde'nin izin istemesi gibi, Resûlüllah'tan izin istemiş olsaydım da (Müzdelife'den) halktan önce ayrılabilseydim, (bu) bana, kendisiyle sevinilecek (her şeyden) daha sevimli gelirdi."
٥٣- باب الرُّخْصَةِ فِى النَّفْرِ مِنْ جَمْعٍ بِلَيْلٍ
١٩٣٨ - أَخْبَرَنَا أَبُو عَاصِمٍ عَنِ ابْنِ جُرَيْجٍ عَنْ عَطَاءٍ عَنِ ابْنِ شَوَّالٍ أَخْبَرَهُ أَنَّ أُمَّ حَبِيبَةَ أَخْبَرَتْهُ : أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- أَمَرَهَا أَنْ تَنْفِرَ مِنْ جَمْعٍ بِلَيْلٍ.
١٩٣٩ - أَخْبَرَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عَبْدِ الْمَجِيدِ حَدَّثَنَا أَفْلَحُ قَالَ سَمِعْتُ الْقَاسِمَ بْنَ مُحَمَّدٍ يُحَدِّثُ عَنْ عَائِشَةَ قَالَتِ : اسْتَأْذَنَتْ سَوْدَةُ بِنْتُ زَمْعَةَ رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- أَنْ يَأْذَنَ لَهَا فَتَدْفَعَ قَبْلَ أَنْ يَدْفَعَ فَأَذِنَ لَهَا - قَالَ الْقَاسِمُ : وَكَانَتِ امْرَأَةً ثَبِطَةً ، قَالَ الْقَاسِمُ : الثَّبِطَةُ الثَّقِيلَةُ - فَدَفَعَتْ وَحُبِسْنَا مَعَهُ حَتَّى دَفَعْنَا بِدَفْعِهِ قَالَتْ عَائِشَةُ : فَلأَنْ أَكُونَ اسْتَأْذَنْتُ رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- كَمَا اسْتَأْذَنَتْ سَوْدَةُ فَأَدْفَعَ قَبْلَ النَّاسِ أَحَبُّ إِلَىَّ مِنْ مَفْرُوحٍ بِهِ.
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.