24. Bâb—Ölmüş Birinin Yerine Haccetmek
1889. Bize Muhammed b. Humeyd rivâyet edip (dedi ki), bize Cerîr, Mansûr'dan, (O) Mücahid'den, (O) Zübeyroğullarının bir azadlısı olan Yusuf ibnu'z-Zübeyr'den, (O da) Abdullah İbnu'z-Zübeyr'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi : Has'am'lı bir adam, Resûlüllah'a gelip şöyle demişti: "Muhakkak ki müslümanlık babama; o deveye binemez, yaşlı ve ihtiyar biri iken ulaştı. Hac da üzerine farzdır. Bu sebeple onun yerine hac yapayım mı?" (Hazret-i Peygamber;) "Sen onun en büyük çocuğu musun?" buyurmuştu. O da; "evet" demişti. (O zaman Hazret-i Peygamber) şöyle buyurmuştu: "Ne dersin, şayet babanın bir borcu olsaydı da sen onu ödeseydin, bu onun yerine geçer, (onu borçtan kurtarır) mıydı?" (Adam) "evet" demişti. (Bunun üzerine Hazret-i Peygamber de); "O halde onun yerine hac yap!" buyurmuştu.
1890. Bize Ebû Salih b. Abdillah haber verip (dedi ki), bize Abdulaziz -ki O, İbn Abdissamed'dir-, Mansûr'dan, (O) Mücahid'den, (O) İbnu'z-Zübeyr'in azadlısından -ki O'na, Yusuf ibnu'z Zübeyr veya ez-Zübeyr b. Yusuf denir-, (O da) Şevde bint Zem'a'dan (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Bir adam Hazret-i Peygamber'e (sallallahü aleyhi ve sellem) gelip şöyle dedi: "Hakikaten babam ihtiyar ve yaşlıdır, hac yapamaz. (Ne yapmamı emredersiniz?)" (Hazret-i Peygamber de) şöyle buyurdu: "Ne dersin, şayet babanın bir borcu olsaydı da, sen onu ödeseydin, ondan kabul edilir miydi?" (Adam) "evet" dedi. (Bunun üzerine Hazret-i Peygamber de;) "Allah daha merhametlidir. Babanın yerine hac yap!" buyurdu.
٢٤- باب فِى الْحَجِّ عَنِ الْمَيِّتِ
١٨٨٩ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ حُمَيْدٍ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ عَنْ مَنْصُورٍ عَنْ مُجَاهِدٍ عَنْ يُوسُفَ بْنِ الزُّبَيْرِ - مَوْلًى لآلِ الزُّبَيْرِ - عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الزُّبَيْرِ قَالَ : جَاءَ رَجُلٌ مِنْ خَثْعَمَ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- فَقَالَ : إِنَّ أَبِى أَدْرَكَهُ الإِسْلاَمُ وَهُوَ شَيْخٌ كَبِيرٌ لاَ يَسْتَطِيعُ رُكُوبَ الرَّحْلِ ، وَالْحَجُّ مَكْتُوبٌ عَلَيْهِ ، أَفَأَحُجُّ عَنْهُ؟ قَالَ : ( أَنْتَ أَكْبَرُ وَلَدِهِ؟ ). قَالَ : نَعَمْ. قَالَ : ( أَرَأَيْتَ لَوْ كَانَ عَلَى أَبِيكَ دَيْنٌ فَقَضَيْتَهُ عَنْهُ ، أَكَانَ ذَلِكَ يُجْزِئُ عَنْهُ؟ ). قَالَ : نَعَمْ. قَالَ :( فَاحْجُجْ عَنْهُ ).
١٨٩٠ - حَدَّثَنَا صَالِحُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ - هُوَ ابْنُ عَبْدِ الصَّمَدِ - عَنْ مَنْصُورٍ عَنْ مُجَاهِدٍ عَنْ مَوْلَى ابْنِ الزُّبَيْرِ - يُقَالُ لَهُ يُوسُفُ بْنُ الزُّبَيْرِ أَوِ الزُّبَيْرُ بْنُ يُوسُفَ - عَنْ سَوْدَةَ بِنْتِ زَمْعَةَ قَالَتْ : جَاءَ رَجُلٌ إِلَى النَّبِىِّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- فَقَالَ : إِنَّ أَبِى شَيْخٌ كَبِيرٌ لاَ يَسْتَطِيعُ أَنْ يَحُجَّ. قَالَ :( أَرَأَيْتَ لَوْ كَانَ عَلَى أَبِيكَ دَيْنٌ فَقَضَيْتَهُ عَنْهُ قُبِلَ مِنْهُ؟ ). قَالَ : نَعَمْ. قَالَ :( فَاللَّهُ أَرْحَمُ ، حُجَّ عَنْ أَبِيكَ ).
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.