Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 145. Öncelikle Selâm Vermek Kime Düşer?

5198- Hazret-i Ebû Hüreyre'den (rivâyet edildiğine göre) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

" Küçük büyüğe, yürüyen oturana, az çoğa selâm verir."

Buhari, istizan 4-7. Müslim, selâm 1, edeb 42; Tirmizî, istizan 14; Ahmed b. Hanbel, III. 44. VI-19- 20.11-325, 510; Darimî, istizan 6; Muvatta selâm 1.

5199- Hazret-i Ebû HüreyreResûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in:

" Binitli olan yaya olana selâm verir." buyurduğunu söylemiş, sonra (bir önceki) hadisi rivâyet etmiştir.

Buharî, istizan 4-7; Tirmizi, istizan 14; Darimî istizan 6; Muvatta, selâm; Ahmed b. Hanbel II, 325,510, VI,19-20.

١٤٥ - بَاب مَن أَوْلَى بِالْسَّلَام؟

٥١٩٨ - حَدَّثَنَا أَحْمَد بْن حَنْبَل، ثَنَا عَبْد الْرَّزَّاق، أَخْبَرَنَا مَعْمَر، عَن هَمَّام بْن مُنَبِّه، عَن أَبِي هُرَيْرَة قَال:

قَال رَسُوْل الْلَّه صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم: (يُسَلِّم الْصَّغِيْر عَلَى الْكَبِيْر، وَالْمَار عَلَى الْقَاعِد، وَالْقَلِيْل عَلَى الْكَثِيْر).

٥١٩٩ - حَدَّثَنَا يَحْيَى بْن حَبِيْب بْن عَرَبِي، أَخْبَرَنَا رَوْح، ثَنَا ابْن جُرَيْج قَال: أَخْبَرَنِي زِيَاد، أَن ثَابِتَا مَوْلَى عَبْد الْرَّحْمَن بْن زَيْد أَخْبَرَه، أَنَّه سَمِع أَبَا هُرَيْرَة يَقُوْل:

قَال رَسُوْل الْلَّه صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم: (يُسَلِّم الْرَّاكِب عَلَى الْمَاشِي) ثُم ذَكَر الْحَدِيْث.



H A D İ S
K Ü T Ü P / H A N E S İ

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 144. Selâmı Önce Veren Kimsenin Fazileti

5197- Hazret-i Ebû Umame’den (rivâyet edildiğine göre) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

" İnsanların Allah'a en yakın olanı, onlara ilk önce selâm verenleridir."

Tirmizî, istizan, 6.

١٤٤ - بَاب فِي فَضْل مَن بَدَأ بِالْسَّلام

٥١٩٧ - حَدَّثَنَا مُحَمَّد بْن يَحْيَى بْن فَارِس الْذُّهْلِي، ثَنَا أَبُو عَاصِم، عَن أَبِي خَالِد وَهْب، عَن أَبِي سُفْيَان الْحِمْصِي، عَن أَبِي أُمَامَة قَال:

قَال رَسُوْل الْلَّه صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم: ( إِن أَوْلَى الْنَّاس بِاللَّه [تَعَالَى] مَن بَدَأَهُم بِالْسَّلام).



H A D İ S
K Ü T Ü P / H A N E S İ

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 143. Selâm Nasıl Verilir?

5195- İmrân b. Husayn'dan demiştir ki: Bir adam Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e gelip " Esselâmü aleyküm" dedi (Hazret-i Peygamber de) onun selâmına aynı şekilde karşılık verdi ve (selâm veren şahıs) oturdu. Bunun üzerine (Peygamber efendimiz)

On (sevap kazandı), buyurdu. Sonra bir başkası gelip " Esselâmü aleyküm ve rahmetullah" diyerek selâm verdi (Hazret-i Peygamber) bu selâmı da aldı, (o adam da yerine) oturdu. (Hazret-i peygamber bu adam için de:)

Yirmi (sevab kazandı), buyurdu. Sonra bir başkası daha geldi. O da:

Esselâmü aleyküm ve rahmetullah ve berakatüh, diye selâm verdi. (Hazret-i Peygamber) onun selâmını da aldı. (Adam da yerine) oturdu. (Hazret-i Peygamber bu adam için de):

Otuz (sevap kazandı) buyurdu.

Tirmizî, istizan 2.

5196- (Bir önceki hadisin) manası da (Seni b. Muaz b. Enes'in) babasından (naklen) Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'den (rivâyet edilmiştir. Ancak Râvi Muaz b. Enes hadise şu cümleleri de) ilave etti:

Sonra bir başkası daha geldi ve " Esselâmü aleyküm verahmetüllahi ve berakâtühü ve mağfiratühü" diyerek selâm verdi. (Hazret-i Peygamber bu adam içip):

Kırk (sevap kazandı) işte (selâm da bulunan fazla kelimeler için) sevap artışı böyle olur," buyurdu.

١٤٣ - بَاب كَيْف الْسَّلَام؟

٥١٩٥ - حَدَّثَنَا مُحَمَّد بْن كَثِيْر، قَال: أَخْبَرَنَا جَعْفَر بْن سُلَيْمَان، عَن عَوْف، عَن أَبِي رَجَاء، عَن عِمْرَان بْن حُصَيْن قَال:

جَاء رَجُل إِلَى الْنَّبِي صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم فَقَال: الْسَّلَام عَلَيْكُم، فَرْد عَلَيْه الْسَّلَام ثُم جَلَس، فَقَال الْنَّبِي صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم: (عَشْر) ثُم جَاء آَخَر فَقَال: الْسَّلام عَلَيْكُم وَرَحْمَة الْلَّه، فَرَد عَلَيْه فَجَلَس فَقَال: (عِشْرُوْن) ثُم جَاء آَخَر فَقَال: الْسَّلام عَلَيْكُم وَرَحْمَة الْلَّه وَبَرَكَاتُه، فَرَد عَلَيْه فَجَلَس فَقَال: (ثَلَاثُوْن).

٥١٩٦ - حَدَّثَنَا إِسْحَاق بْن سُوَيْد الْرَّمْلِي، ثَنَا ابْن أَبِي مَرْيَم قَال: أَظُن أَنِّي سَمِعْت نَافِع بْن يَزِيْد قَال: أَخْبَرَنِي أَبُو مَرْحُوْم، عَن سَهْل بْن مُعَاذ بْن أَنَس، عَن أَبِيْه، عَن الْنَّبِي صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم بِمَعْنَاه، زَاد: ثُم أَتَى آَخَر فَقَال: الْسَّلام عَلَيْكُم وَرَحْمَة الْلَّه وَبَرَكَاتُه وَمَغْفِرَتُه فَقَال: (أَرْبَعُوْن) قَال: (هَكَذَا تَكُوْن الْفَضَائِل).



H A D İ S
K Ü T Ü P / H A N E S İ

SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget