Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 86- HUTBEYİ DİNLEMEK VE ONUN İÇİN SUSMAK HAKKINDA GELEN (HADÎSLER) BÂBI

1164 - “... Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir:

(Cuma günü imam hutbe okurken sen arkadaşına (sadece) 'sus' dediğin zaman (yine) lağv (=: Abes ile iştigal) etmiş olursun. ) "

1165 - “... Übeyy bin Ka'b (radıyallahü anh)’den: Şöyle demiştir: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Cuma günü (hutbesinde) 'Tebâreke' sûresini ayakta okudu. Allah'ın günleri (nde vuku bu lacak büyük olaylardan bahis) ile bize (uyarıcı) nasi hatta bulunda. Ebü'd-Derdâ veya Ebû Zerr (radıyallahü anh) beni dürterek:

Bu sûre ne zaman indirildi. Ben bu ana kadar bu sûreyi işitmedim, dedi. Übeyy (radıyallahü anh) Ona:

Sus! diye işaret etti. Bunlar namazdan dönüp gidince soru sahibi (Übeyy (radıyallahü anh)'a

Ben bu sûre ne zaman indirildi diye sana soru sordum. Sen bana bildirmedin? dedi. Übeyy (radıyallahü anh) :

Bu günkü namazından senin için bu sorudan başka hiç bir kazancın yoktur, dedi. Soru sahibi Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e giderek kendisiyle Übeyy (radıyallahü anh) arasında hutbe esnasında geçeni anlattı ve Übeyy (radıyallahü anh)'in namazdan sonra kendisine söylediği sözü nakletti. Übeyy (radıyallahü anh) demiştir ki : Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) :

(Übeyy doğru söylemiştir. ) buyurmuştur. "

٨٦ - باب مَا جَاءَ فِي الاِسْتِمَاعِ لِلْخُطْبَةِ وَالإِنْصَاتِ لَهَا

١١٦٤ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا شَبَابَةُ بْنُ سَوَّارٍ، عَنِ ابْنِ أَبِي ذِئْبٍ، عَنِ الزُّهْرِيِّ، عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ، أَنَّ النَّبِيَّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ قَالَ ‏( إِذَا قُلْتَ لِصَاحِبِكَ أَنْصِتْ يَوْمَ الْجُمُعَةِ وَالإِمَامُ يَخْطُبُ فَقَدْ لَغَوْتَ ‏)‏.‏

١١٦٥ - حَدَّثَنَا مُحْرِزُ بْنُ سَلَمَةَ الْعَدَنِيُّ، حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ مُحَمَّدٍ الدَّرَاوَرْدِيُّ، عَنْ شَرِيكِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِي نَمِرٍ، عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَسَارٍ، عَنْ أُبَىِّ بْنِ كَعْبٍ، أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ قَرَأَ يَوْمَ الْجُمُعَةِ تَبَارَكَ وَهُوَ قَائِمٌ فَذَكَّرَنَا بِأَيَّامِ اللَّهِ وَأَبُو الدَّرْدَاءِ أَوْ أَبُو ذَرٍّ يَغْمِزُنِي فَقَالَ مَتَى أُنْزِلَتْ هَذِهِ السُّورَةُ إِنِّي لَمْ أَسْمَعْهَا إِلاَّ الآنَ ‏.‏ فَأَشَارَ إِلَيْهِ أَنِ اسْكُتْ فَلَمَّا انْصَرَفُوا قَالَ سَأَلْتُكَ مَتَى أُنْزِلَتْ هَذِهِ السُّورَةُ فَلَمْ تُخْبِرْنِي فَقَالَ أُبَىٌّ لَيْسَ لَكَ مِنْ صَلاَتِكَ الْيَوْمَ إِلاَّ مَا لَغَوْتَ ‏.‏ فَذَهَبَ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ فَذَكَرَ ذَلِكَ لَهُ وَأَخْبَرَهُ بِالَّذِي قَالَ أُبَىٌّ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ ‏( صَدَقَ أُبَىٌّ ‏)‏.‏


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 87- İMAM HUTBE OKURKEN MESCİDE GİREN HAKKINDA GELEN (HADÎSLER) BÂBI

1166 - “... Câbir bin Abdülah (radıyallahü anhümâ)’dan; Şöyle demiştir:

Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) (cuma günü) hutbe okurken Süleyk el-Gatafâni (radıyallahü anh) mescide girdi. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) :

— (Namaz kıldın mı?) diye sordu. Süleyk (radıyallahü anh) :

— Hayır! dedi. Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) :

— (O halde iki rek'at kıl) buyurdu.

1167) '"..... Ebû Saîd-i Hudrî (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir : Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) (cuma günü) hutbe okurken bir adam geldi. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)

Ona:

— (Namaz kıldın mı?) diye sordu. Adam:

— Hayır! dedi. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) :

— (İki rek'at kıl) buyurdu. "

1168 - “... Ebû Hüreyre ve Câbir (radıyallahü anhümâ)'dan; Şöyle söylemişlerdir :

Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) hutbe okurken Süleyk el-Ğatafânî (radıyallahü anh) geldi. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Ona:

— (Sen gelmeden Önce iki rek'at namaz kıldın mı?) diye sordu. Süleyk (radıyallahü anh) :

— Hayır, dedi. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) :

— (İki rek'at namaz kıl ve bunları hafif tut) buyurdu. "

٨٧ - باب مَا جَاءَ فِيمَنْ دَخَلَ الْمَسْجِدَ وَالإِمَامُ يَخْطُبُ

١١٦٦ - حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عَمَّارٍ، حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ، عَنْ عَمْرِو بْنِ دِينَارٍ، سَمِعَ جَابِرًا، وَأَبُو الزُّبَيْرِ، سَمِعَ جَابِرَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ، قَالَ دَخَلَ سُلَيْكٌ الْغَطَفَانِيُّ الْمَسْجِدَ وَالنَّبِيُّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ يَخْطُبُ ‏.‏ فَقَالَ ‏( أَصَلَّيْتَ ‏)‏.‏ قَالَ لاَ ‏.‏ قَالَ ‏( فَصَلِّ رَكْعَتَيْنِ ‏)‏.‏ وَأَمَّا عَمْرٌو فَلَمْ يَذْكُرْ سُلَيْكًا ‏.‏

١١٦٧ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الصَّبَّاحِ، أَنْبَأَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ، عَنِ ابْنِ عَجْلاَنَ، عَنْ عِيَاضِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ، عَنْ أَبِي سَعِيدٍ، قَالَ جَاءَ رَجُلٌ وَالنَّبِيُّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ يَخْطُبُ فَقَالَ ‏( أَصَلَّيْتَ ‏)‏.‏ قَالَ لاَ ‏.‏ قَالَ ‏( فَصَلِّ رَكْعَتَيْنِ ‏)‏.‏

١١٦٨ - حَدَّثَنَا دَاوُدُ بْنُ رُشَيْدٍ، حَدَّثَنَا حَفْصُ بْنُ غِيَاثٍ، عَنِ الأَعْمَشِ، عَنْ أَبِي صَالِحٍ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ، وَعَنْ أَبِي سُفْيَانَ، عَنْ جَابِرٍ، قَالاَ جَاءَ سُلَيْكٌ الْغَطَفَانِيُّ وَرَسُولُ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ يَخْطُبُ فَقَالَ لَهُ النَّبِيُّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ ‏( أَصَلَّيْتَ رَكْعَتَيْنِ قَبْلَ أَنْ تَجِيءَ ‏( قَالَ لاَ ‏.‏ قَالَ ‏( فَصَلِّ رَكْعَتَيْنِ وَتَجَوَّزْ فِيهِمَا ‏)‏.‏


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 85- CUMA GÜNÜ HUTBESİ HAKKINDA GELEN (HADÎSLER) BÂBI

1157 - “... (Abdullah) bin Ömer (radıyallahü anhümâ)'dan; Şöyle demiştir :

Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (cuma namazından önce) iki hutbe okurdu. İki hutbe arasında biraz otururdu (bu oturuşunda konuşmazdı). Bişr, rivâyetinde: . . . . . = "ayakta iken" cümlesini ilâve etmiştir. "

1158) ". . Amr bin Hüreys (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir: Ben Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'i minber üzerinde hutbe okurken ve (mübarek) başında siyah bir sarık varken gördüm. "

1159 - “... Câbir bin Semûre (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir:

Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ayakta hutbe okurdu. Ancak şu var ki biraz otururdu. Sonra kalkardı. "

1160 - “... Câbîr bin Semûre (radıyallahü anh)'den; Şöyle demiştir : Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), ayakta hutbe okurdu. Sonra otururdu. Daha sonra ayağa kalkardı, (ikinci hutbede) âyetler okurdu ve Allah'ı anardı. Onun hutbesi ne uzundu ne kısa idi. Cuma namazı da ne uzundu ne de kısaydı. "

1161 - “... Sa'd (el-Karaz) (radıyallahü anh)'den: Şöyle demiştir : Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) savaşta hitabede bulunurken (eline) yay (alarak on)a dayanırdı ve Cumada hutbe okuduğu zaman (eline aldığı) asaya dayanırdı. "

1162 - “... Alkama (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), ayakta mı, oturarak mı hutbe okurdu? diye Abdullah (bin Mes'ud) (radıyallahü anh)'a soru sorulmuş. Abdullah (radıyallahü anh) da (soru sahibine) :

Sen : . . . . . . = (ve seni ayakta bıraktılar) âyetini okumuyorsun, diye cevap verdi. "

1163 - “... Câbir bin Abdillah (radıyallahü anhüma)'dan; Şöyle demiştir:

Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) minbere çıkacağı zaman (oradakilere) selâm verirdi. ".

٨٥ - باب مَا جَاءَ فِي الْخُطْبَةِ يَوْمَ الْجُمُعَةِ

١١٥٧ - حَدَّثَنَا مَحْمُودُ بْنُ غَيْلاَنَ، حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ، أَنْبَأَنَا مَعْمَرٌ، عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ، عَنْ نَافِعٍ، عَنِ ابْنِ عُمَرَ، ح وَحَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ خَلَفٍ أَبُو سَلَمَةَ، حَدَّثَنَا بِشْرُ بْنُ الْمُفَضَّلِ، عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ، عَنْ نَافِعٍ، عَنِ ابْنِ عُمَرَ، أَنَّ النَّبِيَّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ كَانَ يَخْطُبُ خُطْبَتَيْنِ يَجْلِسُ بَيْنَهُمَا جَلْسَةً ‏.‏ زَادَ بِشْرٌ وَهُوَ قَائِمٌ ‏.‏

١١٥٨ - حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عَمَّارٍ، حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ، عَنْ مُسَاوِرٍ الْوَرَّاقِ، عَنْ جَعْفَرِ بْنِ عَمْرِو بْنِ حُرَيْثٍ، عَنْ أَبِيهِ، قَالَ رَأَيْتُ النَّبِيَّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ يَخْطُبُ عَلَى الْمِنْبَرِ وَعَلَيْهِ عِمَامَةٌ سَوْدَاءُ ‏.‏

١١٥٩ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ، وَمُحَمَّدُ بْنُ الْوَلِيدِ، قَالاَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ جَعْفَرٍ، حَدَّثَنَا شُعْبَةُ، عَنْ سِمَاكِ بْنِ حَرْبٍ، قَالَ سَمِعْتُ جَابِرَ بْنَ سَمُرَةَ، يَقُولُ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ يَخْطُبُ قَائِمًا غَيْرَ أَنَّهُ كَانَ يَقْعُدُ قَعْدَةً ثُمَّ يَقُومُ ‏.‏

١١٦٠ - حَدَّثَنَا عَلِيُّ بْنُ مُحَمَّدٍ، حَدَّثَنَا وَكِيعٌ، ح وَحَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ، حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ مَهْدِيٍّ، قَالاَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ، عَنْ سِمَاكٍ، عَنْ جَابِرِ بْنِ سَمُرَةَ، قَالَ كَانَ النَّبِيُّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ يَخْطُبُ قَائِمًا ثُمَّ يَجْلِسُ ثُمَّ يَقُومُ فَيَقْرَأُ آيَاتٍ وَيَذْكُرُ اللَّهَ وَكَانَتْ خُطْبَتُهُ قَصْدًا وَصَلاَتُهُ قَصْدًا ‏.‏

١١٦١ - حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عَمَّارٍ، حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ سَعْدِ بْنِ عَمَّارِ بْنِ سَعْدٍ، حَدَّثَنِي أَبِي، عَنْ أَبِيهِ، عَنْ جَدِّهِ، أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ كَانَ إِذَا خَطَبَ فِي الْحَرْبِ خَطَبَ عَلَى قَوْسٍ وَإِذَا خَطَبَ فِي الْجُمُعَةِ خَطَبَ عَلَى عَصًا ‏.‏

١١٦٢ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِي غَنِيَّةَ، عَنِ الأَعْمَشِ، عَنْ إِبْرَاهِيمَ، عَنْ عَلْقَمَةَ، عَنْ عَبْدِ اللَّهِ، أَنَّهُ سُئِلَ أَكَانَ النَّبِيُّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ يَخْطُبُ قَائِمًا أَوْ قَاعِدًا قَالَ أَوَمَا تَقْرَأُ {وَتَرَكُوكَ قَائِمًا}‏ قَالَ أَبُو عَبْدِ اللَّهِ غَرِيبٌ لاَ يُحَدِّثُ بِهِ إِلاَّ ابْنُ أَبِي شَيْبَةَ وَحْدَهُ ‏.‏

١١٦٣ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى، حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ خَالِدٍ، حَدَّثَنَا ابْنُ لَهِيعَةَ، عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ زَيْدِ بْنِ مُهَاجِرٍ، عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ الْمُنْكَدِرِ، عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ، أَنَّ النَّبِيَّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ كَانَ إِذَا صَعِدَ الْمِنْبَرَ سَلَّمَ ‏.‏


SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget