KENDİSİNE HAD (CEZA) VÂCİB OLMAYANLARIN BÂBI
4- KENDİSİNE HAD (CEZA) VÂCİB OLMAYANLARIN BÂBI
2638 - “... Atiyye el-Kurazî (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir:
Kurayza (savaşı) günü (müslümanlarca esir edilen) bizler Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'e arzedildik. (Durumumuz kontrol edildi. ) Sonra avret yerinde tüy biten erkek (esirler) öldürüldü ve avret yerinde tüy bitmeyen oğlan (esirler) salıverildiler (yani öldürülmediler). Ben de avret yerinde tüy bitmeyenlerin içinde idim. Bu nedenle salıverildim. "
2639 - “... Atiyye el-Kurazî (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre şöyle demiştir:
(Ey müslümanlar!) Bilmiş olun ki işte ben aranızdayım. "
2640 - “... (Abdullah) bin Ömer (radıyallahü anhümâ)’dan; Şöyle demiştir:
Uhud (savaşı) günü ben on dört yaşında iken Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'e arz edildim (Yani durumum O'nun tarafından gözden geçirildi). O, bana icazet vermedi. (Yani yaşça ergin değilim, diye savaşa katılmama izin vermedi. ) Hendek (savaşı) günü de ben on beş yaşında iken O'na arz edildim. Bu defa bana icazet verdi. (Yani savaşa katılmama izin verdi. )
٤ - باب مَنْ لاَ يَجِبُ عَلَيْهِ الْحَدُّ
٢٦٣٨ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، وَعَلِيُّ بْنُ مُحَمَّدٍ، قَالاَ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ، عَنْ سُفْيَانَ، عَنْ عَبْدِ الْمَلِكِ بْنِ عُمَيْرٍ، قَالَ سَمِعْتُ عَطِيَّةَ الْقُرَظِيَّ، يَقُولُ عُرِضْنَا عَلَى رَسُولِ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم يَوْمَ قُرَيْظَةَ فَكَانَ مَنْ أَنْبَتَ قُتِلَ وَمَنْ لَمْ يُنْبِتْ خُلِّيَ سَبِيلُهُ فَكُنْتُ فِيمَنْ لَمْ يُنْبِتْ فَخُلِّيَ سَبِيلِي .
٢٦٣٩ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الصَّبَّاحِ، أَنْبَأَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ، عَنْ عَبْدِ الْمَلِكِ بْنِ عُمَيْرٍ، قَالَ سَمِعْتُ عَطِيَّةَ الْقُرَظِيَّ، يَقُولُ فَهَا أَنَا ذَا، بَيْنَ أَظْهُرِكُمْ .
٢٦٤٠ - حَدَّثَنَا عَلِيُّ بْنُ مُحَمَّدٍ، حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ نُمَيْرٍ، وَأَبُو مُعَاوِيَةَ وَأَبُو أُسَامَةَ قَالُوا حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عُمَرَ، عَنْ نَافِعٍ، عَنِ ابْنِ عُمَرَ، قَالَ عُرِضْتُ عَلَى رَسُولِ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم يَوْمَ أُحُدٍ وَأَنَا ابْنُ أَرْبَعَ عَشْرَةَ سَنَةً فَلَمْ يُجِزْنِي وَعُرِضْتُ عَلَيْهِ يَوْمَ الْخَنْدَقِ وَأَنَا ابْنُ خَمْسَ عَشْرَةَ سَنَةً فَأَجَازَنِي . قَالَ نَافِعٌ فَحَدَّثْتُ بِهِ عُمَرَ بْنَ عَبْدِ الْعَزِيزِ فِي خِلاَفَتِهِ فَقَالَ هَذَا فَصْلُ مَا بَيْنَ الصَّغِيرِ وَالْكَبِيرِ .