Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 132. Komşu Hakkı

5151- Âişe (radıyallahü anhâ)'dan (rivâyet edildiğine göre)Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

Cibril, komşu hakkında o kadar tavsiyede bulundu ki sonunda (kendi kendine) onu mirasçı kılacak, dedim."

Buharî, edeb 28, Müslim bin. 140- 141; Tirmizî, birr 28; İbn Mace. edeb 4; Ahmed b. Hanbel, 11,85, 160, 259, 305, 445,458, 514. V, 32, 365. VI, 52.91, 125, 187,238.

5152- Mücâhid'den (rivâyet edildiğine göre) Abdullah b. Amr, bir koyun kesmiş de (aile fertlerine: " Bu koyunun etinden) yahudi komşuma da verdiniz mi? (Bundan ona da vermeyi unutmayınız) Çünkü ben Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'i:

Cibril bana komşuyu o kadar (çok) tavsiye etti ki; neticede ben onu (bana) varis kılacak zannettim, derken, işittim." demiş.

5153- Hazret-i Ebû Hüreyre'den demiştir ki: Bir adam, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e gelerek komşusundan acındı. (Hazret-i Peygamber de): Git ve ondan gelen sıkıntılara sabret! buyurdu. Sonra (adam) iki veya üç defa daha geldi. Bunun üzerine (Hazret-i Peygamber):

Git, eşyanı yola at! buyurdu. Bunun üzerine (adam gidip) eşyasını yola attı. (Eşyayı yolda gören) halk ona (bunun sebebini) sormaya başladı. (Adam da) olayı onlara anlatıyordu. (Olayı öğrenen kimseler de o kötülük yapan) komşuyu " Allah bunu onun da başına getirsin!" diyerek lanet ediyorlardı. Derken o kötü komşu geldi ve eşyalarını sokağa atan kimse: (" Artık evine) dön benden bir daha hoşlanmayacağın bir davranış görmeyeceksin" dedi.

5154- Hazret-i Ebû Hüreyre'den (rivâyet edildiğine göre) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

" Allah'a ve ârihet gününe iman eden kimse misafirine ikram etsin. Ulah'a ve ârihet gününe iman eden kimse komşusuna eziyet etmesin. Vllah'a ve âhiret gününe iman eden kimse ya hayır söylesin yada susun."

Buharî, edeb 31, 85, rikak 23; Müslim, lukata 14, iman 74-75, 77; Ebû Dâvûd, el'ime 5; Tirmizi, bin; 43, kıyame 50: İbn Mace, edeb 5; Darimî, et'ime 11; Muvatta, sıfatüinnebiy 22; Ahmed b. Hanbel, II, 1/4,267,269,463, III. 76, IV, 31. V, 412, VI. 69, 384, 385.

5155- Âişe (radıyallahü anhâ)'den demiştir ki: Ben (Hazret-i Peygambere:)

Ey Allah'ın Resulü! Benim iki tane komşum var. (Ziyaret etmem veya hediye vermem icab ettiği zaman bunların) hangisinden başlayayım? dedim de,

Kapısı en yakın olandan, buyurdu.

Buharî, edeb 32, şüf’a 3, hibe 16.

Ebû Dâvûd dedi ki: Şu'be bu hadisi rivâyetinde:

" Talka Kureyş'ten bir adamdır" dedi.

١٣٢ - بَاب فِي حَق الْجِوَار

٥١٥١ - حَدَّثَنَا مُسَدَّد، ثَنَا حَمَّاد، عَن يَحْيَى بْن سَعِيْد، عَن أَبِي بَكْر بْن مُحَمَّد، عَن عَمْرَة، عَن عَائِشَة رَضِي الْلَّه عَنْهَا عَن رَسُوْل الْلَّه صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم قَال: (مَا زَال جِبْرِيْل يُوْصِيْنِي بِالْجَار حَتَّى قُلْت لَيُوَرِّثَنَّه).

٥١٥٢ - حَدَّثَنَا مُحَمَّد بْن عِيْسَى، ثَنَا سُفْيَان، عَن بَشِيْر أَبِي إِسْمَاعِيْل، عَن مُجَاهِد، عَن عَبْد الْلَّه بْن عَمْرو أَنَّه ذَبَح شَاة فَقَال: أَهْدَيْتُم لِّجَارِي الْيَهُوْدِي؟ فَإِنِّي سَمِعْت رَسُوْل الْلَّه صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم يَقُوْل: (مَا زَال جِبْرِيْل يُوْصِيْنِي بِالْجَار حَتَّى ظَنَنْت أَنَّه سَيُوَرِّثُه).

٥١٥٣ - حَدَّثَنَا الرَّبِيْع بْن نَافِع أَبُو تَوْبَة، ثَنَا سُلَيْمَان بْن حَيَّان، عَن مُحَمَّد بْن عَجْلَان، عَن أَبِيْه، عَن أَبِي هُرَيْرَة قَال:

جَاء رَجُل إِلَى الْنَّبِي صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم يَشْكُو جَارَه فَقَال: (اذْهَب فَاصْبِر) فَأَتَاه مَرَّتَيْن أَو ثَلَاثَا فَقَال: ( اذْهَب فَاطْرَح مَتَاعَك فِي الْطَّرِيْق) فَطَرَح مَتَاعَه فِي الْطَّرِيْق، فَجَعَل الْنَّاس يَسْأَلُوْنَه فَيُخْبِرُهُم خَبَرَه، فَجَعَل الْنَّاس يَلْعَنُوْنَه: فَعَل الْلَّه بِه، وَفَعَل، وَفَعَل، فَجَاءَه إِلَيْه جَارُه فَقَال لَه: ارْجِع لَا تَرَى مِنِّي شَيْئَا تَكْرَهُه.

٥١٥٤ - حَدَّثَنَا مُحَمَّد بْن الْمُتَوَكِّل الْعَسْقَلَانِي، ثَنَا عَبْد الْرَّزَّاق، أَخْبَرَنَا مَعْمَر، عَن الْزُّهْرِي، عَن أَبِي سَلَمَة، عَن أَبِي هُرَيْرَة قَال:

قَال رَسُوْل الْلَّه صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم: (مَن كَان يُؤْمِن بِالْلَّه وَالْيَوْم الْآَخِر فَلْيُكْرِم ضَيْفَه، وَمَن كَان يُؤْمِن بِالْلَّه وَالْيَوْم الْآَخِر فَلَا يُؤْذ جَارَه، وَمَن كَان يُؤْمِن بِالْلَّه وَالْيَوْم الْآَخِر فَلْيَقُل خَيْرَا أَو لِيَصْمُت).

٥١٥٥ - حَدَّثَنَا مُسَدَّد بْن مُسَرْهَد، وَسَعِيْد بْن مَنْصُوْر، أَن الْحَارِث بْن عُبَيْد حَدَّثَهُم، عَن أَبِي عِمْرَان الْجَوْنِي، عَن طَلْحَة، عَن عَائِشَة رَضِي الْلَّه عَنْهَا قَالَت: قُلْت: يَارَسُوْل الْلَّه، إِن لِي جَارَيْن بِأَيِّهَما أَبْدَأ؟ قَال: (بِأَدْنَاهُمَا بَابا).

قَال أَبُو دَاوُد: قَال شُعْبَة فِي هَذَا الْحَدِيْث: طَلْحَة رَجُل مِن قُرَيْش.



H A D İ S
K Ü T Ü P / H A N E S İ

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 131. Yetimi Bağrına Basmanın Fazileti

5150- Hazret-i Sehl'den (rivâyet edildiğine göre) Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) orta parmağıyla baş parmağının yanında yer alan şehadet parmağını bitiştirerek:

" Yetimin geçimin üzerine alan ile ben cennette işte böyleyiz." buyurdu.

Buhari, takık 25, edeb 24; Müslim, zühd 42; Tirmizî, biır 14; Muvatta, şea'î 5; Ahmed b. Hanbel, II, 375, V, 333.

١٣١ - بَاب فِي مَن ضَم الْيَتِيْم

٥١٥٠ - حَدَّثَنَا مُحَمَّد بْن الصَّبَّاح بْن سُفْيَان، أَخْبَرَنَا عَبْد الْعَزِيْز يَعْنِي ابْن أَبِي حَازِم قَال: حَدَّثَنِي أَبِي، عَن سَهْل أَن الْنَّبِي صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم قَال: (أَنَا وَكَافِل الْيَتِيْم كَهَاتَيْن فَي الْجَنَّة) قَرْن بَيْن أَصْبُعَيْه الْوُسْطَى وَالَّتِي تَلِي الْإِبْهَام.



H A D İ S
K Ü T Ü P / H A N E S İ

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 130. Yetimin Geçimini Üzerine Alan Kimsenin Fazileti Hakkında (Gelen Hadisler)

5146- Hazret-i İbn Abbâs'dan (rivâyet edildiğine göre) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

" Her kimin bir kızı olur da onu diri diri toprağa gömmez, hor görmez, çocuğunu, -yani erkek çocuğunu- ona tercih etmezse, Allah onu cennete sokar."

(Bu hadisi rivâyet eden iki raviden biri olan Osman:) " Yani erkek çocuğunu" kelimesini rivâyet etmedi.

5147- Ebû Said el-Hudrî'den (rivâyet edildiğine göre) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

" Her kim üç kızın geçimini üzerine alarak onları (İslâm terbiyesi üzere), terbiye eder, evlendirir ve (evlendirdikten sonra da) onlara (olan) iyiliğini sürdürürse onun için (mükâfat olarak) cennet vardır..."

Tirmizî, birr 13.

5148- (Yine) aynı senetle Süheyl (b. Ebi Salih)'den (bir de bir önceki hadisin) manası rivâyet edilmiştir. Bu rivâyete göre Hazret-i peygamber:

" Her kim) üç kız kardeşin yada üç kızın yahutta iki kızın veya iki kız kardeşin (geçimini üzerine alır da onları büyütür ve evlendirirse onun mükafatı cennettir)" buyurmuştur.

5149- Avf b. Mâlik el-Eşcaî'den (rivâyet edildiğine göre) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

" Asil ve güzel olduğu halde kocasından dul kalıp da yetim çocukları için (onlar ev bark sahibi olup kendisinden) ayrılıncaya kadar yahutta (onlar) ölünceye kadar, kendini (kocaya varmaktan) alıkoyan (ve bu hususta karşılaştığı sıkıntılar sebebiyle) yanakları kararan kadınla ben kıyamet gününde (biribirimize yakınlıkta) şu ikisi gibiyiz."

(Ravi) Yezid, (bu hadisi rivâyet ederken Hazret-i Peygamber'in bu hadisi söylerken yaptığı hareketi aynen göstermek için) orta parmağıyla şehadet parmağına işaret etti.

١٣٠ - بَاب فِي فَضْل مَن عَال يَتِيْمَا

٥١٤٦ - حَدَّثَنَا عُثْمَان وَأَبُو بَكْر إِبْنَا أَبِي شَيْبَة، الْمَعْنَى قَالَا: ثَنَا أَبُو مُعَاوِيَة، عَن أَبِي مَالِك الْأَشْجَعِي عَن ابْن حُدَيْر، عَن ابْن عَبَّاس قَال:

قَال رَسُوْل الْلَّه صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم: (مَن كَانَت لَه أُنْثَى فَلَم يَئِدْهَا وَلَم يُهِنْهَا وَلَم يُؤْثِر وَلَدَه عَلَيْهَا قَال: يَعْنِي الْذُّكُوْر أَدْخَلَه الْلَّه الْجَنَّة) وَلَم يَذْكُر عُثْمَان يَعْنِي الْذُّكُوْر.

٥١٤٧ - حَدَّثَنَا مُسَدَّد، ثَنَا خَالِد، ثَنَا سُهَيْل يَعْنِي ابْن أَبِي صَالِح عَن سَعِيْد الْأَعْشَى، قَال أَبُو دَاوُد: وَهُو سَعِيْد بْن عَبْد الْرَّحْمَن بْن مُكْمِل الْزُّهْرِي، عَن أَيُّوْب بْن بَشِيْر الْأَنْصَارِي، عَن أَبِي سَعِيْد الْخُدْرِي قَال:

قَال رَسُوْل الْلَّه صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم: (مَن عَال ثَلَاث بَنَات فَأَدَّبَهُن وَزَوَّجَهُن وَأَحْسَن إِلَيْهِن فَلَه الْجَنَّة).

٥١٤٨ - حَدَّثَنَا يُوْسُف بْن مُوْسَى، ثَنَا جَرِيْر، عَن سُهَيْل بِهَذَا الْإِسْنَاد بِمَعْنَاه قَال: (ثَلَاث أَخَوَات، أَو ثَلَاث بَنَات، أَو بِنْتَان، أَو أُخْتَان).

٥١٤٩ - حَدَّثَنَا مُسَدَّد، ثَنَا يَزِيْد بْن زُرَيْع، ثَنَا الْنَّهَّاس بْن قَهْم قَال: حَدَّثَنِي شَدَّاد أَبُو عَمَّار، عَن عَوْف بْن مَالِك الْأَشْجَعِي قَال:

قَال رَسُوْل الْلَّه صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم: (أَنَا وَامْرَأَة سَعْفَاء الْخَدَّيْن كَهَاتَيْن يَوْم الْقِيَامَة) وَأَوْمَأ يَزِيْد بِالْوُسْطَى وَالسَّبَّابَة (امْرَأَة آَمَت مِن زَوْجِهَا ذَات مَنْصِب وَجَمَال حَبَسَت نَفْسَهَا عَلَى يَتَامَاهَا حَتَّى بَانُوْا أَو مَاتُوْا).



H A D İ S
K Ü T Ü P / H A N E S İ

SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget