Hayvanlar, açık bir lisânla peygamberliğine şehâdet ederlerdi. Bir gün kavmi; bir tilki, bir ceylân ve bir keçiyi getirip; “Bunlar senin peygamberliğine şehâdet etmedikçe, biz de inanmayız.” dediler. Hazret-i İshak da; “Ey hayvanlar! Benim kim olduğumu bilir misiniz?" buyurdu. Tilki; “Allah'ın peygamberisin.” dedi. Ceylan; “Halîlullah'ın oğlusun, kavmini necât ve felâha dâvet ediyorsun. Ben şehâdet ederim ki, ibâdet edilmeye hakkı olan ancak ve yalnız Allahü teâlâdır. Sen de O'nun peygamberisin.” dedi. Keçi de; “Allah'ın peygamberisin. Hak üzere olduğunda şüphe yoktur. Sana îmân etmeyen, doğruca Cehennem’e girecektir.” dedi. Bu mûcizeyi görenlerden bir kısmı îmânla şereflendi. Bir kısmı da küfürde inâd edip Cehennem azâbını haketti.
İshak aleyhisselâmın bir diğer mûcizesi de, duâ etmesi üzerine dağın harekete geçmesidir. İshak aleyhisselâm Kudüs'e varıp halka, Allahü teâlânın emir ve yasaklarını tebliğ edince, insanlar oradaki bir dağı gösterip; “Eğer şu dağı harekete geçirirsen, îmân ederiz” dediler. İshak aleyhisselâm da elini açıp, Hak teâlâya duâ etti. Dağ sallanmaya başlayınca, Kudüs halkı hep birlikte îmân ederek, küfrün zulmetinden kurtuldu.
Hazret-i İshak, merkebine binip, bir dağa çıkmak isteyince, merkebin ön ayakları kısalır, arka ayakları uzardı. Dağdan aşağı ineceği zaman ise ön ayakları uzar, arka ayakları kısalırdı.
Hazret-i İshak, ölmüş hayvanları Allahü teâlânın izniyle diriltirdi. Kavmini îmâna dâvet ettiği bir sırada, onların ileri gelenlerinden biri İshak aleyhisselâmın yanına gelip; “Hak peygambersen bir mûcize göster.” dedi. Hazret-i İshak; “Ne istersin?” buyurdu. Adam; “Yanımda birkaç tane kuruyup yırtılmış sığır derisi var. Bu hayvanları, eski hâllerinde olduğu gibi diriltip canlandırmanı isterim.” cevâbını verdi. Hazret-i İshak, derileri kum ile doldurttu. Sonra ellerini kaldırıp duâ etti. Allahü teâlânın izniyle deriler canlanıp dirilerek birer sığır oldular.
Hazret-i İshak'ın başka bir mûcizesi de; Şam ahâlisinin arzusu üzerine yaptığı duâ netîcesinde, elini sırtına koyduğu bir koyunun, hemen kuzulamasıdır. Koyun, ard-arda dokuz veya doksan tane kuzu doğurmuştur.
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.