94. Güzel Konuşmaya Özenerek Ağzı Doldura Doldura Konuşmak
5005- Abdullah İbn Amr'den (rivâyet olunmuştur) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:
" Allah erkekler arasından dilini, ineğin dilini (otlara) doladığı gibi (kelimelere) dolay(arak konuş)an edebiyatçıya mığzeder."
Tirmizî, Edeb 72; Ahmed b. Hanbel, II, 165, 187.
5006- Hazret-i Ebû Hüreyre'den (rivâyet edildiğine göre) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:
" Kim, insanların gönüllerini cezbetmek için lüzumundan fazla söz öğrenirse Allah kıyamet gününde onun nafilesini de farzını da kabul etmez."
5007- Abdullah İbn Ömer'den demiştir ki: Doğu (tarafın) da iki adam gelip bir konuşma yaptılar. Halk onların (bu konuşmalarını) (çok) beğendi, bunun üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):
" Gerçekten söz(ler) den oluşan sihir (ler) de vardır" buyurdu. Yahutta (şöyle dedi):
" Gerçekten bazı sözler sihir (gibi büyüleyici)dir."
Buharî, tıbb 51, nikâh 48; Müslim, cuma 47; Ebû Dâvûd, edeb 86-87; Tirmizî, Biri 79; Darimî, sahi 199; Muvatta. kelam 7; Ahmed b. Hanbel. I. 269, 273. 303. 309, 313. 323, 332. 397. 454. II, 16, 59, 62, 94.
5008- Ebû Zabye'den demiştir ki: Bir gün bir adam ayakta, bir konuşma yapıp sözü uzatmıştı. Bunun üzerine Hazret-i Amr İbn el-Âs şöyle dedi:
Eğer (bu adam) konuşmasını fazla uzatmayıp yerinde kesse idi kendisi için daha hayırlı olurdu. (Nitekim) ben Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'ı şöyle buyururken işittim:
" Ben özlü konuşmayı bilirim -yahutta (bu şüphe raviye aittir) -özlü konuşmakla emr olundum. Çünkü özlü konuşmak daha hayırlıdır."
٩٤ - بَاب مَا جَاء فِي الْمُتَشَدِّق فِي الْكَلَام
٥٠٠٥ - حَدَّثَنَا مُحَمَّد بْن سِنَان الْبَاهِلِي وَكَان يَنْزِل الْعَوَقَة، ثَنَا نَافِع بْن عُمَر، عَن بِشْر بْن عَاصِم، عَن أَبِيْه، عَن عَبْد الْلَّه. قَال أَبُو دَاوُد: هُو ابْن عَمْرِو قَال:
قَال رَسُوْل الْلَّه صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم: (إِن الْلَّه [عَزَّوَجَل] يُبْغِض الْبَلِيْغ مِن الْرِّجَال الَّذِي يَتَخَلَّل بِلِسَانِه تَخَلُّل الْبَاقِرَة بِلِسَانِهَا).
٥٠٠٦ - حَدَّثَنَا ابْن الْسَّرْح، ثَنَا ابْن وَهْب، عَن عَبْد الْلَّه بْن الْمُسَيَّب، عَن الْضَّحَّاك بْن شُرَحْبِيْل، عَن أَبِي هُرَيْرَة قَال:
قَال رَسُوْل الْلَّه صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم: (مَن تَعَلَّم صَرْف الْكَلَام لِيَسْبِي بِه قُلُوْب الْرِّجَال أَو الْنَّاس، لَم يَقْبَل الْلَّه مِنْه يَوْم الْقِيَامَة صَرْفَا وَلَا عَدْلَا).
٥٠٠٧ - حَدَّثَنَا عَبْد الْلَّه بْن مَسْلَمَة، عَن مَالِك، عَن زَيْد بْن أَسْلَم، عَن عَبْد الْلَّه بْن عُمَر أَنَّه قَال:
قَدِم رَجُلَان مِن الْمَشْرِق فَخَطَبَا، فَعَجِب الْنَّاس يَعْنِي لِبَيَانِهِمَا فَقَال رَسُوْل الْلَّه صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم: (إِن مَن الْبَيَان لَسِحْرا) أَو (إِن بَعْض الْبَيَان لَسِحْر).
٥٠٠٨ - حَدَّثَنَا سُلَيْمَان بْن عَبْد الْحَمِيْد الْبَهْرَانِي، أَنَّه قَرَأ فِي أَصْل إِسْمَاعِيْل بْن عَيَّاش، وَحَدَّثَه مُحَمَّد بْن إِسْمَاعِيْل ابْنَه قَال: حَدَّثَنِي أَبِي قَال: حَدَّثَنِي ضَمْضَم، عَن شُرَيْح بْن عُبَيْد قَال: ثَنَا أَبُو ظَبْيَة أَن عَمْرَو بْن الْعَاص قَال يَوْمِنَا وَقَام رَجُل فَأَكْثَر الْقَوْل فَقَال عَمْرُو: لَو قَصَد فِي قَوْلِه لَكَان خُيْرَا لَه،
سُمِعَت رَسُوْل الْلَّه صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم يَقُوْل: (لَقَد رَأَيْت أَو أُمِرْت أَن أَتَجَوَّز فِي الْقَوْل؛ فَإِن الْجَوَاز هُو خَيْر).
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.