7- KOCASI ÖLEN HÂMİLE KADIN DOĞUM YAPINCA ERKEKLERLE EVLENMESİ HELÂL OLUR, BÂBI
2105 - “... Ebü's-Senâbil (bin Ba'kek) (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir :
Sübey'a el-Eslemiyye bint-i el-Hârîs (radıyallahü anhâ), kocasının vefatından yirmi küsur gece sonra doğum yaptı. Sonra lohusalık hâlinden çıkınca evlenme tekliflerini almaya hazırlandı. Onun bu durumu kınandı ve Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e de anlatıldı. Bunun üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu :
(Eğer (evlenme işini) işlerse (bunu yapabilir) çünkü iddet süresi bitmiştir. ) "
2106 - “... Mesrûk ve Amr bin Utbe (radıyallahü anhümâ)'dan rivâyet edildiğine göre:
İkisi Sübey'a bint-i el-Haris (radıyallahü anhâ)'ya mektup yazarak onun iddetle ilgili durumunu sordular. Sübey'a (radıyallahü anhâ) onlara şöyle cevap yazdı: Sübey'a, kocasının ölümünden yirmi beş gün sonra doğum yaptı. Sonra da hayırlı bir koca ile evlenmek arzusu ile hazırlandı. Bu esnada Ebü's-Senâbil bin Ba'kek (radıyallahü anh), ona uğradı ve (hazırlandığını görünce) : Sen acele ettin. Uzun iddet olan dört ay on gün bekle, diyerek (Sübey'a (radıyallahü anhâ)'nın doğum yapmakla iddetten çıkmasına karşı çıktı. ) Sübey'a (radıyallahü anhâ) (demiştir ki) Bunun üzerine ben, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in yanına vararak:
Yâ Resulallah! Benim için istiğfar buyur, dedim. O :
(İstediğin istiğfar ne hakkındadır?) diye sordu. Ben de durumu O'na arz ettim. Bunun üzerine buyurdu ki .
(Eğer sen sâlih bir koca bulursan, evlen. )
2107 - “... Misver bin Mahrama (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre:
Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) (kocası ölen) Sübey'a (radıyallahü anhâ)'ya, loğusalığından çıkınca evlenmesini emretti.
2108) Abdullah bin Mes'ûd (radıyallahü anh)'den; Şöyle demiştir: Vallahi kim dilerse (gelsin) haksız olanı beraberce lânetliyelim. (—Haksız olana lanet olsun diyelim.) Şübhesiz Talâk sûresi, (kocası ölen kadının iddetinin) dört ay on gün olduğuna dâir âyetten sonra indirilmiştir."
٧ - باب الْحَامِلِ الْمُتَوَفَّى عَنْهَا زَوْجُهَا إِذَا وَضَعَتْ حَلَّتْ لِلأَزْوَاجِ
٢١٠٥ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا أَبُو الأَحْوَصِ، عَنْ مَنْصُورٍ، عَنْ إِبْرَاهِيمَ، عَنِ الأَسْوَدِ، عَنْ أَبِي السَّنَابِلِ، قَالَ وَضَعَتْ سُبَيْعَةُ الأَسْلَمِيَّةُ بِنْتُ الْحَارِثِ حَمْلَهَا بَعْدَ وَفَاةِ زَوْجِهَا بِبِضْعٍ وَعِشْرِينَ لَيْلَةً فَلَمَّا تَعَلَّتْ مِنْ نِفَاسِهَا تَشَوَّفَتْ فَعِيبَ ذَلِكَ عَلَيْهَا وَذُكِرَ أَمْرُهَا لِلنَّبِيِّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ فَقَالَ ( إِنْ تَفْعَلْ فَقَدْ مَضَى أَجَلُهَا ).
٢١٠٦ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا عَلِيُّ بْنُ مُسْهِرٍ، عَنْ دَاوُدَ بْنِ أَبِي هِنْدٍ، عَنِ الشَّعْبِيِّ، عَنْ مَسْرُوقٍ، وَعَمْرِو بْنِ عُتْبَةَ، أَنَّهُمَا كَتَبَا إِلَى سُبَيْعَةَ بِنْتِ الْحَارِثِ يَسْأَلاَنِهَا عَنْ أَمْرِهَا، فَكَتَبَتْ إِلَيْهِمَا إِنَّهَا وَضَعَتْ بَعْدَ وَفَاةِ زَوْجِهَا بِخَمْسَةٍ وَعِشْرِينَ فَتَهَيَّأَتْ تَطْلُبُ الْخَيْرَ فَمَرَّ بِهَا أَبُو السَّنَابِلِ بْنُ بَعْكَكٍ فَقَالَ قَدْ أَسْرَعْتِ اعْتَدِّي آخِرَ الأَجَلَيْنِ أَرْبَعَةَ أَشْهُرٍ وَعَشْرًا . فَأَتَيْتُ النَّبِيَّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ فَقُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ اسْتَغْفِرْ لِي . قَالَ ( وَمِمَّ ذَاكَ ). فَأَخْبَرْتُهُ . فَقَالَ ( إِنْ وَجَدْتِ زَوْجًا صَالِحًا فَتَزَوَّجِي ).
٢١٠٧ - حَدَّثَنَا نَصْرُ بْنُ عَلِيٍّ، وَمُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ، قَالاَ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ دَاوُدَ، حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عُرْوَةَ، عَنْ أَبِيهِ، عَنِ الْمِسْوَرِ بْنِ مَخْرَمَةَ، أَنَّ النَّبِيَّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ أَمَرَ سُبَيْعَةَ أَنْ تَنْكِحَ إِذَا تَعَلَّتْ مِنْ نِفَاسِهَا .
٢١٠٨ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى، حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ، عَنِ الأَعْمَشِ، عَنْ مُسْلِمٍ، عَنْ مَسْرُوقٍ، عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مَسْعُودٍ، قَالَ وَاللَّهِ لَمَنْ شَاءَ لاَعَنَّاهُ لأُنْزِلَتْ سُورَةُ النِّسَاءِ الْقُصْرَى بَعْدَ أَرْبَعَةِ أَشْهُرٍ وَعَشْرًا .
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.