51- ERKEKLERİN KARILARINI DÖVMELERİ BÂBI
2059 - “... Abdullah bin Zam'a (radıyallahü anh)’den:
Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) (Ashâbına) hitabede bulundu. Sonra kadınlardan bahsedip bunlar (a iyilik etmek) hakkında erkeklere nasihatta bulunduktan sonra şöyle buyurdu :
(Cariyeyi değnekle dövercesine ne zamana kadar bazılarınız karılarını değnekle dövecek (yani bu âdeti sürdürecek)tir? Halbuki döven adamın, dövdüğü karısının yatağına ayni günün sonunda girmesi umulur. )
2060 - “... Âişe (radıyallahü anha)’dan; Şöyle demiştir:
Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) hiç bir hizmetçisini ve hiç bir kadını dövmemiş ve mübarek eli ile hiç bir şeyi dövmemiştir. "
2061 - “... Iyâs bin Abdillah bin Ebî Zübâb (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre; Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir:
(Allah'ın cariyeleri (olan karılarınızı) dövmeyin. ) Bu emirden sonra Ömer (radıyallahü anh), Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in yanına gelip :
— Ya Resûlüllah! (bu emrinizden sonra) Kadınlar cesaretlenip kocalarına itaatsizlik etmeye başladılar, dedi. Bunun üzerine (te'dip için ve yara bere bırakmıyacak tarzda) kadınları dövme ruhsatı verildi. Kadınlar da dövüldü. Bundan sonra Muhammed (sallallahü aleyhi ve sellem)’in zevcelerine çok sayıda kadın gitti, (kendilerini şiddetle döven kocalarından şikâyet ettiler. ) Ertesi gün sabahleyin Efendimiz şöyle buyurdu
— (Bu gece yetmiş kadın Muhammed (sallallahü aleyhi ve sellem)'in zevcelerine vardılar. Her birisi kendi kocasından (şiddetli dövmesinden) şikâyet etti. Artık siz, kanlarını (böylesine) döven adamları iyileriniz olarak bilmeyiniz. )
2062 - “... el-Eş'as bin Kays (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir:
Ben bir gece Ömer (radıyallahü anh)'a misafir oldum. Gece yansı olunca Ömer kalkıp karısını dövmeye başladı. Ben onları ayırdım Ömer yatağına dönünce bana : Ey Eş'asi Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'den işittiğim (şu) şeyi benden (öğrenip) belle:
(Adama, karısını niçin dövdüğü sorulmaz. Vitir namazını kılmadan uyuma. ) Râvi demiştir ki ben (Peygamber'in) üçüncü cümlesini unuttum.
2063) ...
Müellif, râvi Ebû Avane'den sonra ikinci bir sened ile de hadisin kendisine rivâyet edildiğini söylemiştir. "
٥١ - باب ضَرْبِ النِّسَاءِ
٢٠٥٩ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ نُمَيْرٍ، حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عُرْوَةَ، عَنْ أَبِيهِ، عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ زَمْعَةَ، قَالَ خَطَبَ النَّبِيُّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ ثُمَّ ذَكَرَ النِّسَاءَ فَوَعَظَهُمْ فِيهِنَّ ثُمَّ قَالَ ( إِلاَمَ يَجْلِدُ أَحَدُكُمُ امْرَأَتَهُ جَلْدَ الأَمَةِ وَلَعَلَّهُ أَنْ يُضَاجِعَهَا مِنْ آخِرِ يَوْمِهِ ).
٢٠٦٠ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا وَكِيعٌ، عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ، عَنْ أَبِيهِ، عَنْ عَائِشَةَ، قَالَتْ مَا ضَرَبَ رَسُولُ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ خَادِمًا لَهُ وَلاَ امْرَأَةً وَلاَ ضَرَبَ بِيَدِهِ شَيْئًا .
٢٠٦١ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الصَّبَّاحِ، أَنْبَأَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ، عَنِ الزُّهْرِيِّ، عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ، عَنْ إِيَاسِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِي ذُبَابٍ، قَالَ قَالَ النَّبِيُّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ ( لاَ تَضْرِبُوا إِمَاءَ اللَّهِ ). فَجَاءَ عُمَرُ إِلَى النَّبِيِّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ قَدْ ذَئِرَ النِّسَاءُ عَلَى أَزْوَاجِهِنَّ فَأْمُرْ بِضَرْبِهِنَّ . فَضُرِبْنَ فَطَافَ بِآلِ مُحَمَّدٍ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ طَائِفُ نِسَاءٍ كَثِيرٍ فَلَمَّا أَصْبَحَ قَالَ ( لَقَدْ طَافَ اللَّيْلَةَ بِآلِ مُحَمَّدٍ سَبْعُونَ امْرَأَةً كُلُّ امْرَأَةٍ تَشْتَكِي زَوْجَهَا فَلاَ تَجِدُونَ أُولَئِكَ خِيَارَكُمْ ).
٢٠٦٢ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى، وَالْحَسَنُ بْنُ مُدْرِكٍ الطَّحَّانُ، قَالاَ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ حَمَّادٍ، حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ، عَنْ دَاوُدَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ الأَوْدِيِّ، عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ الْمُسْلِيِّ، عَنِ الأَشْعَثِ بْنِ قَيْسٍ، قَالَ ضِفْتُ عُمَرَ لَيْلَةً فَلَمَّا كَانَ فِي جَوْفِ اللَّيْلِ قَامَ إِلَى امْرَأَتِهِ يَضْرِبُهَا فَحَجَزْتُ بَيْنَهُمَا فَلَمَّا أَوَى إِلَى فِرَاشِهِ قَالَ لِي يَا أَشْعَثُ احْفَظْ عَنِّي شَيْئًا سَمِعْتُهُ مِنْ رَسُولِ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ ( لاَ يُسْأَلُ الرَّجُلُ فِيمَ يَضْرِبُ امْرَأَتَهُ وَلاَ تَنَمْ إِلاَّ عَلَى وِتْرٍ ). وَنَسِيتُ الثَّالِثَةَ .
٢٠٦٣ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ خَالِدِ بْنِ خِدَاشٍ، حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ مَهْدِيٍّ، حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ، بِإِسْنَادِهِ نَحْوَهُ .
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.