9- KADIN İDDETTE İKEN BULUNDUĞU EVDEN ÇIKABİLİR Mİ, BÂBI
2110 - “... Urve (bin Zübeyir) (radıyallahü anh)’dan rivâyet edildiğine göre şöyle demiştir:
Ben (Medine-i Münevvere valisi) Mervân (bin el-Hakem)’in yanına girerek ona şöyle dedim: Senin ailenden bir kadın boşanmış (iddette)dir. Ona uğradım evini değiştiriyordu. Sonra kadın şöyle dedi : Fâtıma bint-i Kays evimizi değiştirmemize müsaade ederek kendisinin (iddette iken) ev değiştirmesine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in müsaade ettiğini bize haber verdi. (Urve demiştir ki:) Bunun üzerine Mervân: (Evet. ) Fâtıma onlara ev değiştirmelerini emretti, dedi. Urve demiştir ki: Mervân'ın bu sözü üzerine ben şöyle dedim: (İyi) ama Allah'a yemin ederim ki Âişe, Fâtıma'nın bu fetvasını kınadı ve dedi ki: Fâtıma ıssız ve ücra bir evde idi. Onun o evde durmasından korkuldu. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) de bundan dolayı Fâtıma'nın ev değiştirmesine müsâade etti
2111 - “... Âişe (radıyallahü anhâ)’dan rivâyet edildiğine göre şöyle demiştir :
Fâtıma bînt-i Kays : Yâ Resûlallah! (îddet için durduğum ev ıssız olduğundan) zorla evime girilmesinden korkuyorum, dedi. Bunun üzerine Resûlüllah onun ev değiştirmesine müsaade etti. "
2112 - “... Câbir (bin Abdillah bin Amr bin Haram el-Ensârî) (radıyallahü anhüma)’dan: Şöyle demiştir :
Teyzem (üç talâkla) boşanmıştı. Hurmalığındaki hurmaları kesmek için (evden dışan) çıkmak istedi. Fakat bir adam onu (iddette olduğu gerekçesi ile) hurmalığına çıkmasına mâni oldu. Bunun üzerine teyzem Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in yanına gitti (ve durumu ona arzetti). Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) (Hayır. Hurmalarını kes. Çünkü şübhesiz (hurmalarından) sadaka vermen veya başka hayır yapman umulur. ) buyurdu. "
٩ - باب هَلْ تَخْرُجُ الْمَرْأَةُ فِي عِدَّتِهَا
٢١١٠ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى، حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ، حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِي الزِّنَادِ، عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ، عَنْ أَبِيهِ، قَالَ دَخَلْتُ عَلَى مَرْوَانَ فَقُلْتُ لَهُ امْرَأَةٌ مِنْ أَهْلِكَ طُلِّقَتْ فَمَرَرْتُ عَلَيْهَا وَهِيَ تَنْتَقِلُ فَقَالَتْ أَمَرَتْنَا فَاطِمَةُ بِنْتُ قَيْسٍ وَأَخْبَرَتْنَا أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ أَمَرَهَا أَنْ تَنْتَقِلَ . فَقَالَ مَرْوَانُ هِيَ أَمَرَتْهُمْ بِذَلِكَ . قَالَ عُرْوَةُ فَقُلْتُ أَمَا وَاللَّهِ لَقَدْ عَابَتْ ذَلِكَ عَائِشَةُ وَقَالَتْ إِنَّ فَاطِمَةَ كَانَتْ فِي مَسْكَنٍ وَحْشٍ فَخِيفَ عَلَيْهَا فَلِذَلِكَ أَرْخَصَ لَهَا رَسُولُ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ .
٢١١١ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا حَفْصُ بْنُ غِيَاثٍ، عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ، عَنْ أَبِيهِ، عَنْ عَائِشَةَ، قَالَتْ قَالَتْ فَاطِمَةُ بِنْتُ قَيْسٍ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنِّي أَخَافُ أَنْ يُقْتَحَمَ عَلَىَّ . فَأَمَرَهَا أَنْ تَتَحَوَّلَ .
٢١١٢ - حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ وَكِيعٍ، حَدَّثَنَا رَوْحٌ، ح وَحَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ مَنْصُورٍ، حَدَّثَنَا حَجَّاجُ بْنُ مُحَمَّدٍ، جَمِيعًا عَنِ ابْنِ جُرَيْجٍ، أَخْبَرَنِي أَبُو الزُّبَيْرِ، عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ، قَالَ طُلِّقَتْ خَالَتِي فَأَرَادَتْ أَنْ تَجُدَّ نَخْلَهَا فَزَجَرَهَا رَجُلٌ أَنْ تَخْرُجَ إِلَيْهِ فَأَتَتِ النَّبِيَّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ فَقَالَ ( بَلَى فَجُدِّي نَخْلَكِ فَإِنَّكِ عَسَى أَنْ تَصَدَّقِي أَوْ تَفْعَلِي مَعْرُوفًا ).
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.