76. Hazret-i Peygamberin Hem İsmini Hem De Künyesini Bir Adama Vermenin Caiz Olduğunu İfade Eden Hadisler
4967- Muhammed İbn el-Hanefiyye'den (rivâyet edildiğine göre) Hazret-i Ali (radıyallahü anh) şöyle demiştir:
Ben Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'e:
Eğer senden sonra bir çocuğum dünyaya gelirse ona hem senin ismini hem de künyesini vereceğim, dedim de:
Evet (koyabilirsin) buyurdu.
(Ancak bu hadisi Ebû Dâvûd’a nakleden hocalarından biri olan) Ebû Bekir (b. Ebi Şeybe hadisi rivâyet ederken, diğer ravi olan Osman b. Ebi Şeybe'nin rivâyetinde bulunan ve bu hadisi Muhammed İbn el-Hanefiyye'nin bizzat Hazret-i Ali'den aldığına delalet eden):
" Ben Resûlüllah’a dedim (ki, sözünü) rivâyet etmedi. (Bu sebeple Ebû Bekir'in bu rivâyetinde, Osman'ın rivâyetinde bulunan sözü geçen özellik yoktur. Ebû Bekir bu hadisi) Ali (radıyallahü anh):
" Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e dedi ki..." şeklinde rivâyet etti.
Tirmizî, edeb 68.
4968- Hazret-i Âişe (radıyallahü anhâ)'dan demiştir ki:
Bir kadın Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e gelerek:
Ey Allah'ın Resulü! Ben gerçekten bir oğlan çocuğu dünyaya getirdim de ona Muhammed ismini ve Ebû'l-Kasım künyesini verdim. Bunun üzerine bana senin bundan hoşlanmayacağın haber verildi. (Ne buyurursun)? diye sordu.
(Hazret-i Peygamber de:) " Benim ismimi (koymayı) helal künyemi (vermeyi de) haram kılan şey nedir?" yahutta:
" Benim künyemi (vermeyi haram, ismimi (koymayı da) helal kılan şey nedir?" cevabını verdi.
٧٦ - بَاب فِي الرُّخْصَة فِي الْجَمْع بَيْنَهُمَا
٤٩٦٧ - حَدَّثَنَا عُثْمَان وَأَبُو بَكْر ابْنَا أَبِي شَيْبَة قَالَا: ثَنَا أَبُو أُسَامَة، عَن فِطْر، عَن مُنْذِر، عَن مُحَمَّد ابْن الْحَنَفِيَّة قَال:
قَال عَلِي رَحِمَه الْلَّه: قُلْت: يَارَسُوْل الْلَّه، إِن وُلِد لِي مِن بَعْدِك وَلَد أُسَمِّيْه بِاسْمِك وَأُكَنِّيه بِكُنْيَتِك؟ قَال: (نَعَم) وَلَم يَقُل أَبُو بَكْر (قُلْت) قَال عَلِي عَلَيْه الْسَّلَام لِلْنَّبِي صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم.
٤٩٦٨ - حَدَّثَنَا الْنُّفَيْلِي، ثَنَا مُحَمَّد بْن عِمْرَان الْحَجَبِي، عَن جَدَّتِه صَفِيَّة بِنْت شَيْبَة، عَن عَائِشَة رَضِي الْلَّه عَنْهَا قَالَت:
جَاءَت امْرَأَة إِلَى رَسُوْل الْلَّه صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم فَقَالَت: يَارَسُوْل الْلَّه، إِنِّي قَد وَلَدْت غُلَاما فَسَمَّيْتُه مُحَمَّدا وَكُنْيَتُه أَبَا الْقَاسِم، فَذُكِر لِي أَنَّك تَكْرَه ذَلِك، فَقَال: (مَا الَّذِي أَحَل اسْمِي وَحَرَّم كُنْيَتِي؟) أَو (مَا الَّذِي حَرَّم كُنْيَتِي وَأَحَل اسْمِي؟).
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.