11. Yumuşak Huylu Olmak
4807- Abdullah İbn Mugaffel'den (rivâyet edildiğine göre): Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (şöyle) buyurmuştur:
" Muhakkak ki Allah (kullarına karşı son derece) yumuşak muamele eder ve yumuşaklığı sever, şiddet karşılığında vermediğini yumuşaklık karşılığında verir."
Buharî, istîtâbe 4, istizan 22, davât 59, edeb 35; Müslim, birr 77, selâm 10;Tirmizî, istizan 12; İbn Mâce, edeb 9; Dârimî rikâk 75; Muvattâ, isti'zan 38; Ahmed b. Hanbel, 1,112, IV, 87, VI, 37, 85, 199.
4808- el-Mikdam İbn Şüreyh babasından (rivâyetle) demiştir ki: Hazret-i Âişe'ye (Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in) kır gezisine çıkma (sın)dan sordum da: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) yukarıdan aşağıya inen şu (karşıdaki) su kanallarına geziye çıkardı.
Bir defasında (böyle bir) kır gezisine çıkmak istemişti de (bir yolculukta benim binmem için) bana zekat develerinden olan ve binmek için kullanılmayan bir dişi deve göndermişti ve bana:
" Ey Âişe! Şüphesiz ki yumuşak davranmak bir şeyde bulunursa onu mutlaka süsler kendisinden uzak kılındığı şeyi de mutlaka lekeler" buyurdu. (Râvi) İbn es-Sabbah rivâyetinde (metinde geçen);
" Muharreme" kelimesini üzerine binilmeyen (deve) diye açıkladı.
Müslim birr 78; Ahmed b. Hanbel, VI, 58, 116, 125, 171,206,222.
4809- Cerir (İbn Abdullah el Becelî -radıyallahü anhümâ- dan rivâyet edildiğine göre) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (şöyle) buyurmuştur:
" Yumuşak huyluluktan mahrum olan her hayırdan mahrum kalır."
Müslim, birr 74-76, İbn Mace, edeb 9; Ahmed b. Hanbel, IV, 362, 366.
4810- A'meş dedi ki: Ben o (akranım ola)nların Mus'ab b. Sa'd'ın babası (Sa'd b. Ebî Vakkas)’dan rivâyet ettiklerini duyduğum; benim de ancak Peygamber'den geldiğini bildiğim bir rivâyete göre; Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:
" Âhiret amel(ler)i dışında (kalan) her işte teenni (elden bırakılmamalıdır.)"
١١ - بَاب فِي الْرِّفْق
٤٨٠٧ - حَدَّثَنَا مُوْسَى بْن إِسْمَاعِيْل، ثَنَا حَمَّاد، عَن يُوْنُس وَحُمَيْد، عَن الْحَسَن، عَن عَبْد الْلَّه بْن مُغَفَّل
أَن رَسُوْل الْلَّه صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم قَال: (إِن الْلَّه [تَبَارَك وَتَعَالَى] رَفِيْق يُحِب الْرِّفْق، وَيُعْطِي عَلَيْه مَا لَا يُعْطِي عَلَى الْعُنْف).
٤٨٠٨ - حَدَّثَنَا عُثْمَان وَأَبُو بَكْر ابْنَا أَبِي شَيْبَة، وَمُحَمَّد بْن الصَّبَّاح الْبَزَّاز قَالُوْا: ثَنَا شَرِيْك، عَن الْمِقْدَام بْن شُرَيْح، عَن أَبِيْه قَال:
سَأَلْت عَائِشَة عَن الْبَدَاوَة؟ فَقَالَت: كَان رَسُوْل الْلَّه صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم يَبْدُو إِلَى هَذِه التِّلَاع، وَإِنَّه أَرَاد الْبَدَاوَة مَرَّة فَأَرْسَل إِلَي نَاقَة مُحَرَّمَة مِن إِبِل الْصَّدَقَة، فَقَال لِي: (يَا عَائِشَة، ارْفُقِي فَإِن الْرِّفْق لَم يَكُن فِي شَىْء قَط إِلَا زَانَه، وَلَا نُزِع مِن شَىْء قَط إِلَا شَانَه).
قَال ابْن الصَّبَّاح فِي حَدِيْثِه: مُحَرَّمَة يَعْنِي لَم تُرْكَب.
٤٨٠٩ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْر بْن أَبِي شَيْبَة، ثَنَا أَبُو مُعَاوِيَة وَوَكِيْع، عَن الْأَعْمَش، عَن تَمِيْم بْن سَلَمَة، عَن عَبْد الْرَّحْمَن بْن هِلَال، عَن جَرِيْر قَال:
قَال رَسُوْل الْلَّه صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم: (مِن يَحْرُم الْرِّفْق يُحْرَم الْخَيْر كُلَّه).
٤٨١٠ - حَدَّثَنَا الْحَسَن بْن مُحَمَّد بْن الصَّبَّاح، ثَنَا عَفَّان، ثَنَا عَبْد الْوَاحِد، ثَنَا سُلَيْمَان الْأَعْمَش، عَن مَالِك بْن الْحَارِث، قَال الْأَعْمَش: وَقَد سَمِعْتُهُم يَذْكُرُوْن عَن مُصْعَب بْن سَعْد، عَن أَبِيْه، قَال الْأَعْمَش: وَلَا أَعْلَمُه إِلَّا عَن الْنَّبِي صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم قَال:
(الْتُّؤَدَة فِي كُل شَىْء، إِّلَا فِي عَمَل الْآَخِرَة).
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.