Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Cinlerden Korunmanın Yolları

Cinlerden Korunmanın Yolları || Peygamberler Ansiklopedisi || Hadis Kütüphanesi

İmâm-ı Beyhekî "Delâil-ün-Nübüvve" kitabında ve İmâm-ı Kurtubî "Tezkire" kitabında bildiriyor ki: Ebû Dücâne (radıyallahü anh) buyurdu ki: "Yatıyordum. Değirmen sesi gibi ve ağaç yapraklarının sesi gibi ses duydum ve şimşek gibi parıltı gördüm. Başımı kaldırınca odanın ortasında siyah bir şeyin yükseldiğini farkedip elimle yokladım. Kirpi derisine benziyordu. Yüzüme kıvılcım gibi şeyler atmağa başladı. Hemen Resûlullah'a (sallallahü aleyhi ve sellem) gidip anlattım. Bana; "Yâ Ebâ Dücâne! Allahü teâlâ evine hayır ve bereket versin." buyurdu ve kalem kâğıt istedi. Ali'ye (radıyallahü anh) bir mektup yazdırdı. Mektubu alıp eve götürdüm. Başımın altına koyup uyudum. Feryâd eden bir ses beni uyandırdı. "Yâ Ebâ Dücâne! Beni bu mektupla yaktın. Senin sâhibin elbette bizden çok yüksektir. Bu mektubu bizim karşımızdan kaldırmandan başka bizim için kurtuluş yoktur. Artık senin ve komşularının evine gelemiyeceğiz. Bu mektubun bulunduğu yerlere gelemeyiz." deyince, ona dedim ki: "Sâhibimden izin almadıkça bu mektubu kaldırmam. Cin ağlaması ve feryâdından o gece, bana çok uzun geldi. Sabah namazını mescidde kıldıktan sonra cinnin sözlerini anlattım. Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem): "O mektubu kaldır. Yoksa mektubun acısını kıyâmete kadar çekerler." buyurdular.
Kefevî'nin "Mecmûa-tül-fevâid" kitabında ve Demîrî'nin "Hayat-ül-hayevân" kitabının Kunfez maddesinde; "Bir kimse bu mektubu yanında taşısa veya evinde bulundursa, bu kimseye, eve ve etrâfına cin gelmez ve alışıp zarar veren cin de gider" denmektedir. Cin mektubu da denilen bu mektup; "Hazînet-ül-esrâr" ve "Hayat-ül-hayevân" adlı eserlerde yazılıdır. Ayrıca bu mektup Hakikat Kitâbevi tarafından basdırılan "Teshîl-ül-menâfi" kitabının sonuna da alınmıştır. Bundan başka; Ayet-el-kürsî, İhlâs, Mu'avvizeteyn ve Fâtiha'yı sık sık okumak da insanı cinden muhâfaza eder.
Kâdı Bedrüddîn Şiblî hazretleri "Âkâm-ül-mercân" adlı Arapça eserini Cinn'e tahsis etmiştir. İslâm âlimleri, cinden kurtulmak için şu on çâreyi bildirmişlerdir:
1- E'ûzü Besmele ile Fatihâ sûresini okumalıdır.
2- E'ûzü Besmele ile Mu'avvizeteyn'i (İki kul-e'ûzüyü) okumalıdır.
Tirmizî, Ebû Sa’îd el-Hudrî’den (radıyallahü anh) nakleder:
"Resûlullah efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) cinlerin ve insanların gözlerinin şerrine (nazara) uğramıştı. Nihâyet Mu'avvizeteyn nâzil oldu. Onları okudu.
3- E'ûzü Besmele ile Bakara sûresini okumalıdır.
4- E'ûzü Besmele ile Ayet-el-kürsî'yi okumalıdır.
5- E'ûzü Besmele ile Bakara sûresinin son âyetini okumalıdır.
6- E'ûzü Besmele ile Hâ-mîm el-Mü'min sûresinin başından (Masîr) e kadar ve Ayet-el-kürsî'yi okumalıdır.
Tirmizî, Ebû Hüreyre'den (radıyallahü anh) naklediyor. Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem); "Her kim Âyet-el-kürsî ile birlikte Hâ-mim el-Mü'minûn sûresinin evvelini (ileyhilmasir) e kadar sabahleyin okursa o iki âyet onu akşama kadar, akşam okursa sabaha kadar muhâfaza eder" buyurmuştur.
7- "Lâ ilâhe illallahu vahdehü lâ şerîke leh lehül mülkü ve lehül hamdü ve hüve alâ külli şey'in kadîr"i yüz kere okumalıdır. Ebû Hüreyre'den (radıyallahü anh) nakledilen hadîs-i şerîfde Peygamber efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdu ki: "Her kim "Lâ ilâhe illallahü vahdehü lâ şerîke leh Lehül mülkü ve lehül hamdü ve hüve alâ külli şey’in kadîr"i yüz kere okursa on köle azâd etmiş gibi olur. Ayrıca defterine yüz sevâb yazılır ve yüz günah silinir. Sonra akşama, kadar o gün şeytan şerrinden emîn olur. Hiç kimse bunun kadar büyük bir sevâbla gelemez. Ne var ki ondan daha fazla bir amel ile gelirse başka."
8- Çok "Allah" demelidir.
9- Hep abdestli bulunmalı, farzları ve sünnetleri hiç terk etmemelidir.
10- Harama bakmaktan, çok konuşmaktan, çok yemekten ve kalabalıktan sakınmalıdır.
Cinnîlerin insanlara olan zararlarına karşı tedbir alınması, cinnin zararına karşı korunulması, insanların iyiliklerine karşı iyilik yaptıkları, kötülüğe karşı kötülük ve zarar yaptıkları ve sârâ hastasının bedenine girip hastanın hareketleri ve işlerinin cinnin hareketi ve işi olduğu, böyle hastanın tedâvisinde cin ile sorgu, suâl, cevaplaşma olduğu, cinnin insanlarla alay ettikleri, insan gibi nazarları değeceği, cinlerin harb ettikleri, Server-i âlemin (sallallahü aleyhi ve sellem) Ümm-i Ma'bed'in çadırında misâfir olduğunu Mekke ahâlisine haber vermeleri, geçmiş şeyleri cinden sormanın câiz olduğu, ileride olacak şeyleri sormanın câiz olmadığı, müezzinlerin ezânlarına kıyâmet günü cinnîlerin şâhid olacakları, Ebû Ubeyde ve arkadaşları vefât edince cinnîlerin ağlayıp mâtem ettikleri, Ömer (radıyallahü anh) vefât ettiği zaman mersiye okudukları, Osman (radıyallahü anh) şehîd olunca ağlayıp inledikleri, Hazret-i Ali'nin şehîd olduğunu haber verdikleri, Hüseyn (radıyallahü anh) şehîd olunca ağlayıp, bağırdıkları ve başka sahâbîler şehîd olunca bildirdikleri, Ömer bin Abdülazîz'in vefâtını haber verdikleri, İmâm-ı a'zam Ebû Hanîfe'nin ve İmâm-ı Şafiî'nin vefâtlarında ağladıkları, cinnin insan kalbine vesvese getirdiği ve daha pek çok meşhûr vak'a ve işler, kıymetli kitablarda yazılıdır. Bunların hepsi cinnin varlığını göstermektedir. Mikrop şekline girip insan damarlarında dolaştıkları gibi keçi, yılan ve kedi şekline girdikleri de çok görülmüştür.


H A D İ S
K Ü T Ü P H A N E S İ


Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

[blogger]

SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget