“İyilik, Kıyamet gününe kadar atın alnına bağlanmıştır”[4]
Suyûtî (ö.
1. Abdullah ibn Ömer
2. Ebu Hureyre
3. Enes
4. Urve el-Bârikî
5. Cerîr
6. Câbir b. Abdullah
7. Ebu Zerr
8. Ebu Saîd
9. Esmâ’ bint. Yezîd
10. Huzeyfe
11. Suvâde ibnu’r-Rebî’
12. Sehl b. Hanzaliyye
13. Ureyb el-Müleykî eş-Şâmî
14. Nu’mân b. Beşîr
15. Ebu Kebşe
16. Ebu Ümâme
17. Cisr b. Vehb
18. Mekhûl (mürsel olarak)
Toplam,
(Derim ki:) Bu hadis, şu yoldan da gelmiştir:
19. Utbe b. Abd
Bu Utbe b. Abd Hadisi, Ebu Dâvud’da geçmektedir.[5]
a. Dimyatî (ö.
Hafız İbn Hacer (ö.
b. Münâvî (ö.
c. (Yine Münâvî) “Feyzu’l-Kadîr”de konu ile ilgili olarak der ki: “Müellif Suyûtî dedi ki: ‘Bu hadis, mütevatirdir.’”
* * *
[4] Alimler, atın alnına bağlanmış olan “hayr” kelimesini; sevap, ganimet, izzet, makam, zafer olarak yorumlamışlardır. Yalnız “at”, o zamanın en iyi savaş aracıdır. Bu nedenle de “hayr”, bu çerçevede belli bir konuma oturtulmaya çalışılmıştır.
O günün savaş aracı olarak at oluyorsa, onun bu günkü karşılığı olarak nükleer, biyolojik, kimyasal ve her türlü gelişmiş silahlar olmaktadır.
Müslüman kişi, sadece savaş alanında değil her alanda yeniliği kullanması ve her sahada güzel olanı elde etmesi gerekmektedir.
Konu ile ilgili hadisler için b.k.z: Buhârî, Cihad
[5] Ebu Dâvud, Cihad (
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.