﴾
“Siz, dolunay gecesinde, ayı gördüğünüz gibi, (ahirette) Rabbinizi göreceksiniz”[32]
Sa’d (ö.
Şeyh Kâsım b. Kutlûboğâ el-Hanefî (ö.
“Derim ki: Bu, “Kifâye”den alınmıştır. (Müellif) burada der ki: ‘Şeyh Ebu Abdullah Muhammed b. Ali el-Hakîm et-Tirmizî’nin bu konuda bir tasnifte bulunduğu belirtilmektedir.’
Allah’ın görülmesi ile ilgili hadisin sıhhatli oluşu, Resulullah (s.a.v)’in bir çok sahabesinden gelmiştir. Bunların içerisinde sahabenin ileri gelenleri de bulunmaktadır. Bunlardan bazıları şunlardır:
1. Abdullah ibn Mes’ud
2. Abdullah ibn Ömer
3. Abdullah ibn Abbâs
4. Süheyb
5. Enes
6. Ebu Musa el-Eş’arî
7. Ebu Hureyre
8. Ebu Saîd el-Hudrî
9. Ammâr b. Yâsir
10. Câbir b. Abdullah
11. Muâz b. Cebel
Görüldüğü üzere bunlar, sahabenin meşhur olanları ile ileri gelenlerinden
Daha sonra Şeyh Kâsım b. Kutlûboğâ, bu sahabilerin rivayet ettikleri hadislerin tahricini yapan hadis imamlarının isimlerini de belirtmiştir.
Ayrıca Allah’ın (ahirette) görülmesi ile ilgili hadisi rivayet eden şu sahabileri de anmıştır:
Daha geniş bilgi için Şeyh Kâsım b. Kutlûboğâ’nın bu kitabına bakabilirsiniz.
İbn Ebi Şerîf (ö.
“Tuhfetu’l-Culesâ”da ise konu ile ilgili olarak şöyle denilmektedir: “(Ahiretteki) Mevkifte, Cennetlik herkesin Yüce Allah’ı görme meselesi, tartışmasız bir şekilde meydana gelecektir.”
Lakkânî (ö.
Demîrî (ö.
“Naklî delil ise; Yüce Allah’ın (Kur’an’da) buyurduğu söz ile Resulullah (s.a.v)’in, Yüce Allah’ın ahirette görülmesiyle ilgili haber verdiği mütevatir hadislerdir. Yüce Allah’ın ahirette görülmesinin meydana gelmesi, (Cennetlik) müminler için bir yüceliktir.”
(Kastallânî’de) “Mevâhib”de ‘İsrâ’ ile ilgili yerde der ki: “Müminlerin, Yüce Allah’ı, ahiretteki Arasât ile Cennet bahçelerinde görmeleri ile ilgili Ebu Saîd el-Hudrî, Ebu Hureyre, Enes, Cerîr, Süheyb, Bilâl ve daha bir çok sahabenin Hz. Peygamber (s.a.v)’den rivayet ettikleri haberler, tevatürdür. Allah, bizi de, ahirette kendisini gören bu kullarından eylesin.”
* * *
[32] Allah’ın görülüp görülemeyeceği meselesi, alimler arasında tartışmalıdır. Bazı alimler, Allah’ın görülemeyeceğini iddia ederken, bazıları da Allah’ın görülebileceğini ileri sürmüşlerdir. Allah’ın görülüp görülemeyeceği iki şekilde ele almak lazım:
a. Mümkün olduğunu söyleyenler, bu konuda, Miraç gecesi Hz. Peygamber (s.a.v)’in Allah’ı gördüğününe delalet eden hadisleri delil getirmişlerdir.
b. Mümkün olmadığını söyleyenler ise, bu konuda yine Miraç gecesinde Resulullah (s.a.v)’in, Rabbini görmediğine delalet eden hadisler ile Hz. Musa (a.s)’ın Allah’ı görmek isteyip de göremediği ile ilgili A’râf:
Şiiler, Hariciler, Mutezililer ile Mürcie mezhebinden bazıları, Allah’ın Cennette görülemeyeceğini ileri sürmüşlerdir. Bunlar, bir şeyin görünmesi için; o şeyin, bir cisim olması, bir yerde bulunması, bir engel bulunmaksızın görenin karşısına gelmesi gibi aklî ve dayanaksız bir takım şartlar koşmuşlardır.
Ehl-i Sünnet ve’l-Cemaat ise; görülecek şeyin vücudundan başka hiçbir şart koşmamıştır. Çünkü görmek, Allah’ın yarattığı bir idraktir. Müminler, Allah’ı; hem mahşerde ve hem de Cennette göreceklerdir. Bu konuda Kur’an-ı Kerim’den Kıyâme:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.