“Zimmet ehline zulmetmenin yasak olması”[5] ile ilgili hadisler
Muvâfık “Şerhu Muhtasarı Halîl”de müellifin cizye hususundaki ‘Zimmet ehli, kendisini diğer insanlardan ayıran elbiseyi giymesi şarttır’ sözünün yanında zimmet ehline zulmetmenin yasak olması ile ilgili hadislerin, mütevatir olduğunu Sahnûn’dan naklen şöyle anlatmaktadır:
“Zimmet ehline zulmetmenin yasak olması ile ilgili hadisler, müteva-tirdir.”
Yine de doğruyu en iyi bilen Cenab-ı Allah’tır.
* * *
[5] İslam devletiyle iyi ilişkileri bozulan veya bilfiil savaş halinde bulunan devletlerle, bu duruma son vererek barış münasebetlerinin kurulmasını sağlayan anlaşmaların yapılmasına bağlı olarak; o ülkeler, İslam devletiyle olan ilişkileri bakımından bazı vasıf ve isim alırlar.
Hanefi hukukçularına göre; İslam’da savaşın maksat ve hedefi, düşmanın mukavamet ve üstünlüğünü kırmaktır. Savaşa başvurmadan veya savaş esnasında barış hali için gerekli böyle bir sonuca ulaşmak, anlaşmalarla mümkünse, savaşa kesinlikle başvurulmaz. Şartlar gerektirdiğinde düşmanla geçici anlaşmalar yapma yoluna da gidilir. Kısaca bu anlaşma türleri şunlardır:
Bu tür anlaşmalar, ancak zaruret halinde ve Müslümanların menfaatı gerektirdiğinde yapılır. Böyle bir anlaşma, Müslümanların faydasına olunca, manen cihad sayılır. Çünkü cihadın hedefi olan kötülüğü uzaklaştırmak onunla sağlanmıştır. Bu anlaşmayla; düşmanın can ve mallarına dokunmak helal olmaz.
a. Cizye ödemeleri
b. Kendilerine İslam ahkamının tatbik edilmesi.
Bu şartlarda yapılan barış anlaşmasının, Müslümanlar tarafından bozulması caiz değildir. Çünkü bu, bir zimmet aktidir. Kendileriyle böyle bir anlaşma yapılanlara, Ehl-i Zimmet denilir. Bunlar, idare ve iç işlerinde serbest olmak kaydıyla özerklik verilir.
Cizye, konumlarına göre alınır. İslam devletinin bu ülkeleri ve toplulukları korumak, vazifesidir. İslam devletinin, onları korumaya güç yetmezse, onlarla anlaşma yapılamaz. Çünkü bu durumda onlara İslam’ın hükümlerini tatbik imkanı yoktur.
Hanefi hukukçularına göre; gayri Müslimlerle zimmet anlaşması yapmaktan maksat ve gaye, Müslümanlara karşı açılmış bulunan savaşın kötülüğünü kendilerinden uzaklaştırmak ve düşmanın savaşı terk ederek Müslümanlarla barış içine girmesini sağlamaktır. Bu nedenle de zimmet ehline zulmetmek, yasaktır. Mal ve canlarına dokunulmaz.
İslam, sosyo-kültürel bir yapıya sahip olması itibariyle anlaşma yaptığı topluluk yada ülkelere yaşama hakkını tanımış ve hiçbir zaman onları asimile etmeye çalışmamıştır.
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.