﴾
“Abdest alırken ayakları yıkama” ile ilgili hadisler
Hz. Peygamber (s.a.v)’in abdest alış şeklini anlatanlar, (abdest alırken ayakları yıkanılacağı hususunda) anlaşma sağlamışlardır. Bunların isimleri, daha önce Hz. Peygamber (s.a.v)’in abdest alış şekli ile ilgili bahiste geçmişti. Ayrıca bunlara, şunlarda ilave edilebilir:
23. Hz. Ömer[140]
24. Abdullah ibn Ömer[141]
25. Übey b. Ka’b[142]
26. Muâviye [143]
27. Muâz b. Cebel[144]
28. Ebu Râfi’[145]
29. Câbir b. Abdullah[146]
30. Temîm b. Gaziyye el-Ensârî[147]
31. Ebu’d-Derdâ’[148]
32. Ümmü Seleme[149]
33. Ammâr b. Yasîr[150]
34. Zeyd b. Sâbit
Kemal ibnü’l-Hümâm (ö.
“Tahrîr”in şarihi[151] İbn Emîrü’l- Hâcc (ö.
Daha sonra İbn Emîr, bunların isimlerini belirtmiş ve bunların rivayet ettikleri hadisleri tahric edenleri de kaydetmiştir.
(Devamla da) derki: “Bu hadisi rivayet eden
(Yine sözüne devamla) derki: “Böylece bu hadisi rivayet edenlerin toplam sayısı,
Bu konuda daha geniş bilgi için İbn Emîrü’l- Hâcc’ın, bu kitabının, üçüncü cüz’ünün baş taraflarına bakabilirsiniz.
Sehâvî (ö.
“Bu hadislerin, ‘ahad haberler’ olduğu söylenemez; çünkü rivayet olunan bu hadisler, bir araya getirildiğinde, ‘manevî tevatürü’ oluşturmaktadır.”
(Sehâvî sözüne devamla) derki: “Yine aynı şekilde bir çok kimse; Hz. Ali’nin kahramanlığı, Hâtem et-Tâî’nin cömertliği ve Deccâl’in gelişini anlatan haberler gibi, bunu da, ‘manevî tevatür’ içerisinde saymıştır.” (Sehâvî’nin sözü burada bitmektedir.)
(Şeyh Muhibbullah b. Abduşşekur’un) “Müsellemetu’s-Sübût” adlı eserinde geçtiği üzere; İbnü’l-Cevzî derki: “Mütevatir hadisler, pek çok olup epey bir yekuna ulaşmıştır.”
Daha sonra İbnü’l-Cevzî, bu mütevatir hadisler içerisinde, “Abdest alırken ayakları yıkama ile ilgili hadisi” de saymıştır.
(Buhârî şarihi Kastallânî’de) “İrşâdu’s-Sârî”de, ‘Kitabu’l-Vudû’ (=Abdest Bölümü’)nün ‘Bâbu Gusli’r-Ricleyn’ (=Ayakları Yıkama Bab’ın)da şöyle der:
“Hz. Peygamber (s.a.v)’in abdest alış şekli içerisinde, ayaklarını yıkadığı hususunda ondan gelen haberler, tevatürdür. Zaten ayakları yıkama, Allah’ın emridir.[152] Yine ayakları yıkamanın Allah’ın emri olduğu meselesi, İbn Huzeyme’den rivayet olunan Amr b. Abese hadisinde şöyle geçmektedir:
﴿ ثُمَّ يَغْسِلُ قَدَمَيْهِ كَمَا أَمَرَهُ اللّهُ تَعَالَى ﴾
“Ayrıca Hz. Peygamber (s.a.v), Yüce Allah’ın emrettiği gibi, ayaklarını yıkıyordu”
Hz. Peygamber (s.a.v)’in, ayaklarını mesh ettiğine dair Hz. Ali, Abdullah ibn Abbâs ile Enes’ten gelen rivayete gelince, Hz. Peygamber (s.a.v)’in, bundan geri döndüğü, yine bu sahabilerden gelmiştir.” (Kastallânî’nin sözü burada bitmektedir.)
Zürkânî (ö.
Hafız İbn Hacer (ö.
﴿ ثُمَّ يَغْسِلُ قَدَمَيْهِ كَمَا أَمَرَهُ اللّهُ ﴾
“Ayrıca Hz. Peygamber (s.a.v), Yüce Allah’ın emrettiği gibi, ayaklarını yıkıyordu”
Hz. Peygamber (s.a.v)’in, ayaklarını mesh ettiği meselesi, Hz. Ali, Abdullah ibn Abbâs ile Enes dışında hiçbir sahabeden gelmemiştir. Fakat Hz. Peygamber (s.a.v)’in, (sonradan) ayakları mesh etme meselesinden geri döndüğü, yine bu sahabilerden gelmiştir.”
Abdurrahman ibn Ebi Leylâ’da dedi ki: ‘Resulullah (s.a.v)’in sahabileri, abdest alırken ayakların yıkanılacağı hususunda icma’ etmiştir.’ (Bu rivayeti, Saîd b. Mansûr rivayet etmiştir.)
Tahâvî ile İbn Hazm’da, abdest alırken ayakları mesh etmenin mensuh olduğunu iddia etmiştir.” (İbn Hacer’in sözü burada bitmektedir.)
“Tahkîku’l-Mübânî ve Kifayetü’t-Tâlibi’r-Rabbânî”de "Abdest Alırken Ayakları Yıkama" ile ilgili bahisde aynen şöyle denilir:
“Müfhim” adlı eserin sahibi Kurtubî (dedi ki:) “(Ayakların yıkanılması mı? Yoksa mesh edilmesi mi gerektiği hususunda şöyle) denilmesi gerekir: Yüce Allah’ın buyruğunda geçen[153] ﴿ وَأَرْجُلِكُمْ ﴾ “Ayaklarınız” kelimesinin bir önceki ﴿ بِرُؤُسِكُمْ ﴾ “Başlarınız” kelimesine atfedilerek cerli okunması, ‘Ayaklarda mestlerin bulunması halinde ayakların mesh edilmesidir. Biz, bu kaydı, ‘Ayaklarda mestler bulunmaması halinde, Resulullah (s.a.v)’in, ayaklarını mesh ettiğinin sahih olmadığını’ yine O’nun eyleminden (öğrendiğimizden ötürü) koyduk. (Bu konuda) Resulullah (s.a.v)’den gelen rivayetler, ayakları yıkamanın, mütevatir olduğunu göstermektedir. Zaten Hz. Peygamber (s.a.v), bu konuda neyin üzerine mesh edileceği halini de belirtmiştir.”
* * *
[140] Nesâî, Taharet
[141] Taberânî
[142] Taberânî, el-Evsat
[143] Taberânî, el-Evsat
[144] Ebu Dâvud, Taharet
[145] Tirmizî, Taharet (
[146] Taberânî, el-Evsat
[147] Taberânî, el-Evsat; İbn Huzeyme, Sahih, (
[148] Taberânî, el-Kebir
[149] Taberânî
[150] İbn Mâce, Taharet
[151] İbn Emîrü’l- Hâcc, İbnü’l-Hümâm’ın, Fıkıh Usûlü ile ilgili “et-Tahrîr” adlı eserini, “et-Takrîr ve’t-Tahbîr” adıyla şerh etmiştir.
[152] B.k.z: Mâide:
[153] Mâide:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.