Mütevâtir Hadisler-152
“Peygamber (s.a.v)’in, hakkıyla Kelime-i Şahadeti getiren kimseler ile namaz kılan kimselerin öldürülmesini yasaklaması”[12] ile ilgili hadisler
İbn Abdilberr (ö.
“Bu konudaki delil; Allah’tan başka ilah olmadığına tanıklık eden kimse ile namaz kılan kimselerin, öldürülmek suretiyle cezalandırılmamalarıdır. Bu kimseler ancak dininden döndüklerinde yada evli olup zina ettiklerinde veya yeryüzünde bozgunculuk çıkarmaya koştuklarında yada yol kesip insanların mallarına saldırıdıklarında veya buna benzer durumlarda öldürülebilirler. Yine bu meseleyi, “Temhîd”de mütevatir rivayetlerle açıkladık.”
Hadiste kastedilen husus, bu olabilir.
* * *
[12] İslam devletinin sınırları içerisinde yaşayan ve İslam kanun ve hükümlerinin kendisine uygulanmasını kabul eden herkes, bunlara inansın yada inanmasın, İslam devletinin insan unsurunun fertleri arasındadır. İslam devletinin insan unsuru, İslamı, bir inanç ve hayat düzeni olarak kabul edenler ile etmeyenler olmak üzere iki kısımdır:
a. Müslüman Olmayan Tebâ (=Zımmî): Zımmilik, Müslüman olmayan ile İslam topluluğu arasında iki taraflı normal bir sözleşmedir. Eğer zımmî, devlete bağlılığı kabul edewr ve cizye denilen himaye vergisini verirse, İslam ülkesi sınırları içerisinde yerleşmeye, can, mal ve namusunun korunmasına hak kazanır.
b. Müslüman Tebâ: İslam, herşeyi ile kabul eden ve asıl amacı; Allah'ın dininin, insanlar tarafından en üstün kabul edilmesi için çalışan İslam devletinin gerçek üyeleridir. Bunlar, İslamın gaye ve hedeflerinde sapma göstermedikleri müddetçe devlet başkanına itaat etmek ve gerektiğinde devlet başkanını uyarmakla sorumludurlar. Bu kimseler, İslam devletinin birer bireyidirler. Hiçbir durum sözkonusu değilken, İslam devleti, bu bireylerine zarar verebilecek bir şekilde hareket edemez. Çünkü devletin görevi; toplumu ayakta tutacak, halka yön verecek, suç işleyenlere tayin edilmiş cezaları uygalayacak, fakirlere dağıtmak üzere zekatı toplayacak, ülkeyi koruyacak, Tevhid kelimesini esas alarak birliğin sembolü olarak baş tacı edecek, şeriatın hükümlerini aynen yerine getirecek, karışlık işleri düzelterek ayrılıkları ortadan kaldıracak, bireyin hak ve hukukunu gözetecek, kollayacak ve haksızlık etmeyecektir...
İşte Hz. Peygamber (s.a.v), kelime-i şahadet getiren kimseler ve namaz kılan kimselerin öldürülmesini yasaklamıştır.