Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

111﴿ سُؤَال الَمَلَكَيْنِ الْمَيِّتِ فِي الْقَبْرِ وَهُوَ فِتْنَتُهُ 

“İki meleğin, kabirde, ölüye sorguya çekmesi ve bunun, ölü için bir fitne olması”[70] ile ilgili hadisler

Suyûtî (ö. 911/1505) “el-Ezhâr”da bu hadisi şu yollardan getirmiştir:

1.     Enes 

2.     Esmâ’ bint. Ebi Bekr 

3.     Amr ibnu'l-Âs                                              

4.     Berâ’ b. Âzib                                     

5.     Hz. Osmân                                         

6.     Ebu Hureyre                                      

7.     Câbir b. Abdullah                              

8.     Abdullah ibn Amr                               

9.     Ebu Saîd el-Hudrî                             

10.     Hz. Aişe                                          

11.     Abdullah ibn Abbâs                             

12.     Abdullah ibn   Mes’ud             

13.     Hz. Ömer     

14.     Ebu’d-Derdâ’

15.     Ebu Râfi’

16.     Ebu Musa el-Eş’arî   

17.     Atâ’ ibn Yesâr (mürsel olarak)

18.     Temîm ed-Dârî         

19.     Ubâde b. es-Sâmit     

20.     Beşîr b. Ekâle

21.     Ebu Ümâme

22.     Sevbân

23.     Hamza b. Hubeyb (mürsel olarak)

24.     Abdullah ibn Ömer

25.     Muâz b. Cebel

26.     Ebu Katâde

Toplam, 26 kişi.

Derim ki: Suyûtî (ö. 911/1505) “Şerhu’s-Sudûr”da aynen şöyle der: “Kabrin fitnesi, iki meleğin (ölüyü) sorguya çekmesidir. İki meleğin kabir de ölüyü sorguya çekmesi ile ilgili Enes, Berâ’ b. Âzib, Temîm ed-Dârî, Beşîr b. Ekâle, Sevbân, Câbir b. Abdullah, Abdullah ibn Revâha, Ubâde b. es-Sâmit, Huzeyfe, Hamza b. Hubeyb, Abdullah ibn Abbâs, Abdullah ibn Amr, Abdullah ibn Ömer, Abdullah ibn Mes’ud, Hz. Osmân, Hz. Ömer, Amr b. el-Âs, Muâz b. Cebel, Ebu Ümâme, Ebu’d-Derdâ’, Ebu Râfi’, Ebu Saîd el-Hudrî, Ebu Katâde, Ebu Hureyre, Ebu Musa el-Eş’arî, Esmâ’ bint. Ebi Bekr, Hz. Aişe’den naklen gelen hadisler, tevatürdür.”

Suyûtî, bu sahabilerin naklettiği hadislerin hepsini (bu kitapda) aktarmış-tır. Dolayısıyla da (bu konuda daha geniş bilgi için) bu kitaba bakabilirsiniz.

Yalnız Suyûtî, bu kitapda ayrıca şu sahabileri de eklemiştir:

27. Abdullah ibn Revâha

28. Huzeyfe b. el-Yemân             

Yine Suyûtî, “Nazmu’t-Tesbît” adlı eserinde ise şöyle der: “İki meleğin kabir de ölüyü sorguya çekmesi ile ilgili hadisler, mütevatirdir. Bu hadisler, sayı bakımından 70 sahabinin rivayetine ulaşmıştır.”

Bu kitabın şarihi el-Fâsî, bu hadisin tamamını ve bu hadisleri rivayet edenlerden bir grubu nakledip daha sonra da şöyle der:

“Hadislerin, lafzi değil de mana da ittifak etmesinden dolayı bu hadisler, lafzi değil de mana bakımından tevatürdür.”

Bu konuda daha geniş bilgi için bu kitaba başvurabilirsiniz.

İbn Teymiyye (ö. 728/1327) ise  ‘ölünün, meleklerin; Rabb, Din ve Peygamber ile ilgili sorularına cevap vermesi şeklinde meydana gelecek kabir fitnesi’ hakkında aynen şöyle der: “Bu fitne hususunda Berâ’ b. Âzib, Enes b. Mâlik, Ebu Hureyre ve daha bir çoklarının, Hz. Peygamber (s.a.v)’den naklettiği hadisler, tevatürdür.”

İbn Kayyim (ö. 751/1350“Kitâbu’r-Rûh”da derki:

“Kabir azabı ve Münker ile Nekir adlı meleklerin (kabirde ölüyü) sorguya çekmesi ile ilgili Hz. Peygamber (s.a.v)’den gelen hadisler, pek çok olup (bunlar) mütevatirdir.”

Daha sonra İbn Kayyim, bu hadislerin bir kısmını nakletmiştir. (Bu konuda daha geniş bilgi için) bu kitaba da bakabilirsiniz.

(Zebîdî) “Şerhu’l-İhyâ’”da derki: “Kabir fitnesiyle ilgili hadisler, tevatür-dür.”

Daha sonra Zebîdî, bu hadisleri rivayet eden 25 sahabinin ismini saymış, bu sahabilerin naklettiği hadislerin lafızlarını aktarmış ve bu hadislerin tahricini yapmıştır.

Yine Münker ile Nekir adlı meleklerin (kabirde ölüyü) sorguya çekmesi ile ilgili konu hakkında bu kitaba bakabilirsiniz.

Gülşânî’de “Şerhu’r-Risâle”de derki: “Kabir fitnesi ve azabı hakkında gelen haberler, tevatür derecesine ulaşmıştır.”

Yine Übbî (ö. 827/1424“Şerhu Müslim”de, Kabir azabından Allah’a sığınma ile ilgili hadislere dair yerde, “İrşâd” şarihinden naklen kabir fitnesi ve azabından (Allah’a sığınma) ile ilgili bütün hadislerin, mütevatir olduğunu ve bu konuda Hak Ehlinin icma’ ettiğini belirtmiştir.

Sa’d et-Taftazânî (ö. 792/1389)’de “Şerhu’n-Nesefî”de derki: “Kabir azabı, kafirler ve bazı asi müminler için haktır. Yine kabirdeki nimetlendirme ise, -Allah’ın bildiği ve dilediğ şekilde- itaat ehli için haktır. Münker ile Nekir’in (kabirde ölüyü) sorguya çekmesi haktır. Bütün bunlar, Sem’i (ve Nakli) Delillerle sabittir. Sonra da buna, Münker ile Nekir’in (kabirde ölüyü) sorguya çekmesi ile ilgili hadisi[71] ve ﴿ اَلْقَبْرُ رَوْضَةٌ مِنْ رِيَاضِ الْجَنَّة ﴾ِ “Kabir, Cennet bahçelerinden bir bahçedir…” hadisini[72] anmıştır.

Kısacası: Bu manada ve bir çok kabir hallerini konusunda rivayet edilen hadisler, tek tek tevatür derecesine ulaşmasa bile, mana itibariyle mütevatir derecesine ulaşmıştır.”


* * *

[70]     İnsan, nerede ve nasıl ölürse ölsün, kabre konduğu zaman ilk karşılacağı şey, sorguya çekilmesi ve bu sorgu işini de Münker ve Nekir adlı iki meleğimn yapmasıdır.

        Dünyada mümin olarak yaşamış ve bu iman üzere ölmüş olan kimselere, yüce Allah, meleklerin sorduğu soruların cevabını ilham eder ve gelen meleklerin heybetinden hiç korkmaksızın kolayca cevap verirler. O andan itibaren de nimet içinde kıyametin kopmasını ve ahiretteki makamlarına kavuşmayı arzuyla beklerler.

        Küfür ve isyan üzere ölmüş olan kimseler ise, sual meleklerinden ççok feci bir şekilde korkarlar ve sorular karşısında şaşırıp cevap veremezler. Azap içerisinde kıyametin kopmasını beklerler.

        Bu iki melek, insanlara, bilmedikleri ve görmedikleri bir şekilde göründüklerinden “Münker” ve “Nekir” isimleriyle isimlendirilmişlerdir.

        Konu ile ilgili hadisler için b.k.z: Buhârî, Cenaiz 668586, Meğazi 44; Müslim, Küsuf 3, Cennet 70 (2870), 73 (2871); Ebu Dâvud, Cenaiz 72, Sünnet 27; Tirmizî, Cenaiz 70; Nesâî, Cenaiz 109-110113115; İbn Mâce, Zühd 32; Müsned: 2/1461723/34126233-2343464/63139-1403526/252; Taberânî, el-Kebir, el-Evsat; Hâkim, Müstedrek, 1/370; Bezzâr; Beyhakî, Kitabu azabi’l-kabr, s. 212638; İbn Ebi Dünya; İbn Ebi Hâtim    

[71]     Tirmizî, Cenâiz 70

[72]     Tirmizî, Kıyamet  26


01 - 02 - 03 - 04 - 05 - 06 - 07 - 08 - 09 - 10 - 11 - 12 - 13 - 14 - 15 - 16 - 17 - 18 - 19 - 20 - 21 - 22 - 23 - 24 - 25 - 26 - 27 - 28 - 29 - 30 - 31 - 32 - 33 - 34 - 35 - 36 - 37 - 38 - 39 - 40 - 41 - 42 - 43 - 44 - 45 - 46 - 47 - 48 - 49 - 50 - 51 - 52 - 53 - 54 - 55 - 56 - 57 - 58 - 59 - 60 - 61 - 62 - 63 - 64 - 65 - 66 - 67 - 68 - 69 - 70 - 71 - 72 - 73 - 74 - 75 - 76 - 77 - 78 - 79 - 80 - 81 - 82 - 83 - 84 - 85 - 86 - 87 - 88 - 89 - 90 - 91 - 92 - 93 - 94 - 95 - 96 - 97 - 98 - 99 - 100 - 101 - 102 - 103 - 104 - 105 - 106 - 107 - 108 - 109 - 110 - 111 - 112 - 113 - 114 - 115 - 116 - 117 - 118 - 119 - 120 - 121 - 122 - 123 - 124 - 125 - 126 - 127 - 128 - 129 - 130 - 131 - 132 - 133 - 134 - 135 - 136 - 137 - 138 - 139 - 140 - 141 - 142 - 143 - 144 - 145 - 146 - 147 - 148 - 149 - 150 - 151 - 152 - 153 - 154 - 155 - 156 - 157 - 158 - 159 - 160 - 161 - 162 - 163 - 164 - 165 - 166 - 167 - 168 - 169 - 170 - 171 - 172 - 173 - 174 - 175 - 176 - 177 - 178 - 179 - 180 - 181 - 182 - 183 - 184 - 185 - 186 - 187 - 188 - 189 - 190 - 191 - 192 - 193 - 194 - 195 - 196 - 197 - 198 - 199 - 200 - 201 - 202 - 203 - 204 - 205 - 206 - 207 - 208 - 209 - 210 - 211 - 212 - 213 - 214 - 215 - 216 - 217 - 218 - 219 - 220 - 221 - 222 - 223 - 224 - 225 - 226 - 227 - 228 - 229 - 230 - 231 - 232 - 233 - 234 - 235 - 236 - 237 - 238 - 239 - 240 - 241 - 242 - 243 - 244 - 245 - 246 - 247 - 248 - 249 - 250 - 251 - 252 - 253 - 254 - 255 - 256 - 257 - 258 - 259 - 260 - 261 - 262 - 263 - 264 - 265 - 266 - 267 - 268 - 269 - 270 - 271 - 272 - 273 - 274 - 275 - 276 - 277 - 278 - 279 - 280 - 281 - 282 - 283 - 284 - 285 - 286 - 287 - 288 - 289 - 290 - 291 - 292 - 293 - 294 - 295 - 296 - 297 - 298 - 299 - 300 - 301 - 302 - 303 - 304 - 305 - 306 - 307 - 308 - 309 - 310 - 311
H A D İ S
K Ü T Ü P H A N E S İ

 166﴿ كُلُّ مُسْكِرٍ حَرَامٌ 

“Her sarhoş edici (içecek), haramdır”[11]

Suyûtî (ö. 911/1505“el-Ezhâr”da bu hadisi şu yollardan getirmiştir:

1.     Hz. Aişe                                          

2.     Ebu Musa el-Eş’arî                           

3.     Abdullah ibn Abbâs                           

4.     Ebu Hureyre                                    

5.     Abdullah ibn Ömer                            

6.     Abdullah ibn Mes’ud             

7.     Muâviye b. Ebi Süfyân

8.     Enes

9.     Hz. Ömer

10.     Havvât b. Cübeyr      

11.     Zeyd b. Sâbit

12.     Kays b. Sa’d

13.     Ebu Saîd el-Hudrî

14.     Kurre b. İyâs

Toplam, 14 kişi.

(Derim ki:) Bu hadis, şu yollardan da gelmiştir:

15. Abdullah ibn Amr ibnü’l-Âs   

16. Câbir b. Abdullah

17. Hz. Ali

18. Ümmü Muğîs ve daha bir çokları

Münâvî (ö. 1031/1622) ve bir çok alim, Suyûtî’den naklen bu hadisin mütevatir olduğunu nakletmiştir.

(Münâvî) “Feyzu’l-Kadîr”de ﴿ إِجْتَنِبُوا مَاأسْكَرَ ﴾ “Sarhoşluk veren (içecekten) sakının” hadisine dair yerde şöyle der: “İbn Hacer dedi ki: ‘Bu konuda bu hadis, 30 kadar sahabiden gelmiştir. Bu sahabilerden gelen hadislerin çoğu, ceyyiddir”

Zürkânî (ö. 1122/1710)’de “Şerhu’l-Muvatta”da ﴿ كُلُّ شَرَابٍ أسْكَرَ حَرَامٌ ﴾   “Sarhoşluk veren her içecek, haramdır” hadisine dair yerde konu ile ilgili olarak aynen şöyle der: “Bu hadisin lafzı ve manası, 30’dan çok sahabiden çeşitli yollarla gelmiştir. Bu, sarhoşluk verici içeceği içmenin helal olmadığı ile ilgili bütün hadisleri kapsamaktadır.”

Aliyyu’l-Kârî (ö. 1014/1605“Şerhu Müsnedi Ebi Hanîfe”de konu ile ilgili olarak şöyle der: “ ﴿ كُلُّ مُسْكِرٍ حَرَامٌ ﴾ “Her sarhoş edici (içecek), haramdır” hadisine gelince, bu hadis, nerdeyse mütevatir durumda. Bu hadisi; İmam Ahmed, Buhârî, Müslim, Ebu Dâvud, Nesâî ve İbn Mâce, Ebu Musa el-Eş’arî’den;[12] İmam Ahmed ve Nesâî ise Enes’ten;[13] İmam Ahmed, Ebu Dâvud, Nesâî ve İbn Mâce ise, Abdullah ibn Ömer’den;[14] İmam Ahmed, Nesâî ve İbn Mâce ise Ebu Hureyre’den;[15] İbn Mâce ise Abdullah ibn Mes’ud’dan[16] rivayet etmiştir.”

* * *

[11]     Resulullah (s.a.v), bu hadiste; haram olan içecek maddesinin ismi üzerinde durmaktan ziyade "sarhoş edici" vasfı üzerinde durmaktadır.

        Bir şişe içilince ancak sarhoşluk veren yani alkol miktarı son derece az olan bir maddenin az miktarı dahi haramdır. Haram olma hali, içecek maddesinin insanda fiilen meydana getireceği etkiden değilde, maddenin tabiatından gelmektedir. Tıpkı pis bir maddenin azı da çoğu da pis olması gibi.

        O halde bu meselede, illet ile maslahatı birbirine karıştırmamak gerekmektedir. Çünkü cenab-ı Hak, sarhoşluk verici maddeyi Mâide: 5/90-93'de haram kılmıştır. O maddelerin haram edilişinin illeti (=asıl sebebi), Resulullah (s.a.v)'in hadisleriyle tabliğ edilmiş olan ilahi yasaklamadır. Elbette Allah, bu yasağı, insanların aklını, sağlığını koruma maslahatına binaen koymuştur. Fakat biz, bize tanınmayan bir ruhsatı , kendimize tanıyarak illeti yerine maslahatı koyup: "İçki sarhoş ettiği için haramdır" ve "İçkinin sarhoş etmeyen miktarı haram olmaz" diyecek olursak, büyük bir hataya düşmüş oluruz. Hiçbir alim bunu söylememiştir.

        Konu ile ilgili hadisler için b.k.z: Buhârî, Eşribe 4; Müslim, Eşribe 6772; Nesâî, Eşribe 2448; Ebu Dâvud, Eşribe 5; Tirmizî, Eşribe 2; İbn Mâce, Eşribe 9; Müsned: 1/2742893503/6366237361; Tahâvî,Şerhu Meâni'l-Âsâr, 4/215217226; Taberânî, el-Kebir; Bezzâr; Dârekutnî, Sünen, 4/248 (Eşribe 21)

[12]     Buhârî, Meğazi 60; Müslim, Eşribe 70; Ebu Dâvud, Eşribe 5; Nesâî, Eşribe 24; İbn Mâce, Eşribe 9; Müsned: 4/410416417

[13]     Müsned: 3/112119

[14]     Buhârî, Eşribe 1; Müslim, Eşribe 7375; Ebu Dâvud, Eşribe 5; Tirmizî, Eşribe 1; Nesâî, Eşribe 222448; İbn Mâce, Eşribe 9

[15]     Nesâî, Eşribe 23; Müsned: 2/429501

[16]     İbn Mâce, Eşribe 9 


01 - 02 - 03 - 04 - 05 - 06 - 07 - 08 - 09 - 10 - 11 - 12 - 13 - 14 - 15 - 16 - 17 - 18 - 19 - 20 - 21 - 22 - 23 - 24 - 25 - 26 - 27 - 28 - 29 - 30 - 31 - 32 - 33 - 34 - 35 - 36 - 37 - 38 - 39 - 40 - 41 - 42 - 43 - 44 - 45 - 46 - 47 - 48 - 49 - 50 - 51 - 52 - 53 - 54 - 55 - 56 - 57 - 58 - 59 - 60 - 61 - 62 - 63 - 64 - 65 - 66 - 67 - 68 - 69 - 70 - 71 - 72 - 73 - 74 - 75 - 76 - 77 - 78 - 79 - 80 - 81 - 82 - 83 - 84 - 85 - 86 - 87 - 88 - 89 - 90 - 91 - 92 - 93 - 94 - 95 - 96 - 97 - 98 - 99 - 100 - 101 - 102 - 103 - 104 - 105 - 106 - 107 - 108 - 109 - 110 - 111 - 112 - 113 - 114 - 115 - 116 - 117 - 118 - 119 - 120 - 121 - 122 - 123 - 124 - 125 - 126 - 127 - 128 - 129 - 130 - 131 - 132 - 133 - 134 - 135 - 136 - 137 - 138 - 139 - 140 - 141 - 142 - 143 - 144 - 145 - 146 - 147 - 148 - 149 - 150 - 151 - 152 - 153 - 154 - 155 - 156 - 157 - 158 - 159 - 160 - 161 - 162 - 163 - 164 - 165 - 166 - 167 - 168 - 169 - 170 - 171 - 172 - 173 - 174 - 175 - 176 - 177 - 178 - 179 - 180 - 181 - 182 - 183 - 184 - 185 - 186 - 187 - 188 - 189 - 190 - 191 - 192 - 193 - 194 - 195 - 196 - 197 - 198 - 199 - 200 - 201 - 202 - 203 - 204 - 205 - 206 - 207 - 208 - 209 - 210 - 211 - 212 - 213 - 214 - 215 - 216 - 217 - 218 - 219 - 220 - 221 - 222 - 223 - 224 - 225 - 226 - 227 - 228 - 229 - 230 - 231 - 232 - 233 - 234 - 235 - 236 - 237 - 238 - 239 - 240 - 241 - 242 - 243 - 244 - 245 - 246 - 247 - 248 - 249 - 250 - 251 - 252 - 253 - 254 - 255 - 256 - 257 - 258 - 259 - 260 - 261 - 262 - 263 - 264 - 265 - 266 - 267 - 268 - 269 - 270 - 271 - 272 - 273 - 274 - 275 - 276 - 277 - 278 - 279 - 280 - 281 - 282 - 283 - 284 - 285 - 286 - 287 - 288 - 289 - 290 - 291 - 292 - 293 - 294 - 295 - 296 - 297 - 298 - 299 - 300 - 301 - 302 - 303 - 304 - 305 - 306 - 307 - 308 - 309 - 310 - 311
H A D İ S
K Ü T Ü P H A N E S İ

SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget